itiraf ediyorum be sözlük bir yıl boyunca ne masum duygularla sevmiştim onu ilk göz ağrımdı yüzük takıyor olmasına rağmen onu sevmekten alıkoyamıyordum kendimi bizim fakültenin karşısındaki kırtasiyede çalışıyordu ikinci öğretimdi onu göreceğim diye durduk yere fotokopi çektirmeye giderdim ama o bir kere bile bakmadı yüzüme sonra yorucu bir vize döneminin ardından sınıftan arkadaşlarla dışarı çıktık onu aynı mekanda sevgillisiyle gördüm dünya başıma yıkıldı sanki uzun bir süre Leyla oldum taki parmağını boş görene kadar...
final haftasıydı facebook ta ekledim kabul etti sonra ona karşı hissettiğim benim onda gördüğüm ne varsa yazdım yolladım sağolsun hemen cevap verdi aynen cevap şu''mrb cok hoş guzel seyler yazmıssın saygı da duyuyorum sana..'' cümlesinin sonuna koyduğu iki noktayı bile yazımı zehir etmeye yetti neden üç değil de iki nokta neden bitmemiş bir cümle neyse okullar açıldı geldim onu görecektim ya ne kadar da mutluydum yine malum fotokopiler sonra doğum günü geldi tabi ben aylar öncesinden bir mesaj hazırlamıştım ona ne benzetmeler ne metaforlar keşfettim onun için ama ne yaptı bit teşekkür bile etmedi mesajımı görmüş olduğu halde yaptığı o saygısızlık ona olan tüm hislerimi öldürmeye yetti fazlasıyla onu hiç sevmiyorum herhangi biri benim için ama onu asla unutmayacağım da ne ilk oluşunu, ne de yaptığı saygısızlığı, kibrini
keşke inancımı yitirmeme sebep olmasaydın be ütopik yüzlü çocuk umurım layığını bulursun beni haketmediğin besbelli bir de inşallah daha otuzuna girmeden pprostat olursun bunu tüm benliğimle istiyorum kibrinde boğul emi.