siyah, bukleli tüyleri olan süs köpeğinin adı çapkındır.
çocuk, aslında köpeğiyle ilk karşılaştığında çok korkmuştur. zamanla arkadaşlıkları gelişmiştir. çocuğu kovalayan alman kurduna dahi kafa tutmuştur minik çapkın. okuldan eve koşa koşa gelme sebebidir. çapkın'ın evde pıtı pıtı yürüyüşü büyük mutluluktur.
bir gün çocuk balkondan dışarıyı izlerken, sokağın köşesini babasının perte çıkmış arabası döner. önünde bir çekici yanında bir polis memuruyla. anne ağlarken, çocuk veterinere götürülen çapkın için endişe etmektedir. babası aklına dahi gelmez. çocukluğun verdiği bir masumiyettir bu. neyse ki babası sapa sağlam, sadece kontrol amaçlı hastanededir. ya çapkın?
-çapkın nerede anne?
çapkın can vermiştir. çocuk o günden sonra bir daha hayvan beslememiştir. sanki bu bir şaka ve çapkın çıkıp gelecektir.