o kadar çok şey olur ki esasen o esnada kalbin paramparça olur, sen yamarsın üzerindeki elbiselerden o yamayı tutmaz daha çok acıtır, burkulur böyle için tam göğsünün ortasına yerleşir, sanki nefes almanı engellemek istermiş gibi hava kocaman olur dolamaz içine, kelimeleri ifade etmeye yetecek kadar harfler birleşmez dudaklarında, kafanız ağırlaşır, kanınız çekilir ve tüm hislerinizi sadece size özel olurken aşağılık bir damla dışarı atar kendini; sanki tüm bunları ifade edebilecekmiş gibi. meraklı bakışları yanıtlamak için ise işte bazen sadece ağlarsın ya der savuşturursun. cevaptır savuşturmalık.