evde o zamanki adıyla championship manager oynuyorum. CM 99-00. Velhasıl benim takım Liverpool Darko Kovacevic son dakikada golü atıyor ve iki yıldır yatırım yaptığım takım hayallerdeki şampiyonlar ligi kupasına gidiyor. Biz de kendimizi role kaptırmışız ki yaş itibarıyla halen teknik direktörlük hayalleri kuruyoruz. Gooool diye havaya sıçrıyoruz ve futbolla uzaktan yakından alakası olmayan baba da aynı saniyelerde odamın önünden geçiyor;
baba: Napıyosun lan? Ne bağırıyorsun? televizyonun da kapalı ne maçı bu?
tanisan cok seversin: ya baba teknik direktörlük oyunu oynuyorum. Benim takım CL'yi kazandı. Son dakika golüyle. Kovaceviiiiic attı, san siro'da inanılmaz işler oluyor. Kovacevic, 1-0'dan 2-1 Liverpool (ercan taner moduyla haykırarak).
Baba: (Anlamsız ve umursamaz bir tavırla) Hanım ben bizim oğlanı anlamıyorum. Millet sevgilisiyle sahilde gezer, eğlenir bizimki de ancak goool- kovoric diye salak salak bağırsın. Senin yüzünden böyle bu. Ev hanımı gibi yetiştirdin bu çocuğu.
Not: babanın bugünkü eleştirisi; eskiden evden çıkmıyordu şimdi de eve sokamıyoruz. Ortası yok ki bu herifin. ne tutarsız bir adamsın lan sen. gerçi adam demekten de hicap duyuyorum ya neyse! Sen anca düzelir de hanım, 30 yaşına gelecek hala düzelir de. Bunu sen yaptın böyle zaten.
ya baba bazen kızıyorum sana ama seviyorum seni be.