taraftarı olduğum kulüp. şikecilerin asıl olması gerektiği yerde yani metriste, ikamet ettiği sıralarda hapishane önlerinde sabahlayan, oyuncuları ilahlaştıran bir kesim taraftarı vardır güzide kulübümün. özellikle galatasaray'lılarda çokça belirgin olan hazımsızlık huyu fenerbahçe'de de mevcuttur. ezeli rakibimiz galatasaray ile, ebedi ticari dostluk anlaşması vardır yıllardır. ne zaman forma satış rakamları düşse, takımdaşlık ruhunu kullanmak amacıyla bu iki kulüp anlaşır ve başlarlar karşılıklı basın açıklamalarına. bu açıklamaların ardından, forma satışları, kombine rakamları artar nedense. danışıklı dövüş var yani.
yıllardır kanat oyuncuları ve bek oyuncuları arasındaki iletişimin zayıflığı iyi oyunun en büyük engeli gibi gelir bana. cristian, topal, meireles fena oyuncular değil hani. defans olarak lugano'dan sonra doldurulamıyor stoperin sağındaki isim. çok belli yani orada birinin eksikliği. yobo, gökhan olabileceklerin en iyisi. fenerbahçe'de olup da eleştirilmeyen forvet yoktur. başarılı olmuş forvet de yoktur. anelka, kezman, güiza, semih, sow.. hiçbiri kalitesiz değildi ancak kanat probleminin çözülememesi bu oyuncuları en iyi ihtimalle vasat yaptı. kanatın yapması gereken işin, yapılamadığı görüp bu pozisyona soyunabilen niang bunların dışında sayılabir tabi.