kurbanı kan akıtmak sanan ve de karnını doyurmaktan daha büyük dertleri olan insanlar varken hala "et veririz onlara çok sevap çok sevap" mantığında bir hayal aleminde hapsolmuş olanların bir hayli zoruna gitmiştir.
kurban kelimesinin kökeni arapçadır ve türkçeye bire bir çevrildiğine "yaklaşmak" fiiline karşılık gelir. ne oldu şimdi; kurban kesmek: yaklaşmayı kesmek.
çeşitli çaresi olmayan ya da tedavisi çok masraflı hastalıklarla boğuşan, bu yüzden malı mülkü satıp sefalet içinde yaşamak zorunda olan yüzlerce insan var mesela, sen gidip belki evinde buzdolabı bile olmayan o insana et versen ona ne faydası olur; onunla alay etmekten farkı nedir bunun?
bir de meal örneği verilme gafletine düşülmüş, bunu yapanlara sorsan ezan arapça okunmalı ama; arapçanın anlam derinliğini tam sağlayamayabiliriz sonra, allah çarpar maazallah arapça kutsal çünkü. ama işine gelince de türkçe meal örneği verilir. ya arapça öğrenin ya da biraz mantık yürütün be; insaf.
" ...fe-salli li-rabbike venhar." venhar kelimesi kurban kes diye çevrilmiş, allah allah. bak şimdi olaylara bak: