avrupa veya amerika da yaşıyormuşçasına rahat konuşan, türk insanının komplekslerine yaraya tuz basar gibi bastıran müzisyen. hiç politik olamayan aksine sürekli olarak antipatik görünen insan. bir bakıma ukala, itici bir tip olmasına karşın aslında çoğu sanatçıdan samimidir bu hali.
şöyle ki;
bu ülkede sanatçıların %90 ı halka bağımlıdır, kendilerini halka sevdirmek zorundadır. oyuncusu,müzisyeni herkes sevgi, ilgi ve reytinge muhtaçtır.
oynadıkları dizi izlensin, çıkardıkları albümler satsın, konserleri dolsun gibi bazı sebeplerle halkın gözüne girmeye çalışırlar. fazıl say rahatlığını asla hissedemezler. yıllarca türlü şekillerde frikik verip donlarını gösteren hatunların şimdi ''hayırlı cumalar'' şeklinde twitler atmaları, ramazan ayında oruçlu olduğunu belli etmeye çalışan ünlüler, namaz kılarken fotoğraflarını yayınlayan ünlüler ..vs daha mı samimi sanki bu tipler?
samimi olan fazıl say dır çünkü halktan bir beklentisi yok, daha sempatik olsa konserleri daha çok dolmayacak, daha çok insan tarafından sevilse daha çok para kazanmayacak. boş boş konuşup antipatik olması da şart değil ama samimidir özetle. ne ise o dur aslında. sevdiğimiz ya da gözümüze batmayan diğer sanatçılar gibi konuşması gerekenleri değil, içinden gelenleri konuşmaktadır.
not: inanan insanların imanları ile prim yapması ne kadar yanlış ise inanmayan insanların da imansızlıktan bahsetmesi bir o kadar yanlıştır. özentiliktir. içinizde yaşayın be a.k inanıyorsan bana ne, inanmıyorsan bana ne. çok mu önemli herkesin bilmesi. fazıl say her ne kadar samimi ve dürüst olsa da boş konuşmaktadır. gereksiz işlere bulaştırmıştır kendini. nihat doğan ne kadar samimiyetsiz ve boş konuşuyorsa, fazıl say da o kadar samimi ama boş konuşmaktadır. nihat doğan ın böyle muhabbetler sayesinde halkın gözüne girmeye ihtiyacı vardır, kaybedecek bir şeyi de yoktur belki ama fazıl say sanatına ihanet edercesine muhabbetlere girmiştir. gereksiz yere kalitesini düşürmüştür.