maç bittikten sonra söverken yorumumu yazmaya karar verdigim mactir.
simdi turk milli futbol takimimiz son dakikalarda 2 gol atip maci alsa ne olur almasa ne olur. bu gorusumu destekleyen yazarlar elbette cikacaktir. yani biz koskoca turkiye, hani gazliyoruz ya kadro genisligimiz, avrupa'daki oyuncularimiz, ligde yere goge koyamadigimiz topcularimiz falan.
ee bu takim yillardan beri debelenip duruyor bir seyler olmak icin. bu sene de yeni bir yapilanma falan geldi abdullah hocayla. diyeceksin ki; sabir lazim falan. aga bu kacinci sabir. her gelen hocayla sabir deniyoruz. takimin besiktas kanserinden ne farki var. bir turlu rayina oturmuyor. bugun gelmisiz kendi sahamizda ne oynadigimiz belli degil. elalemin romanya'si da yeni bir takim kurmus genclerden falan, ee biz neden onlar gibi saglam basamiyoruz sahaya. hem bizim takimin oyunculari daha pahali ve populerken bu neyin tutuklugudur. romanya'yi elbette kucumsemiyorum. zaten kucumseyemem ki, adamlar tas gibi top oynuyor sahada.
bu kadar paralarin dokuldugu oyuncular neden adam gibi top oynayamaz. kimi suclu bulacagimi sasirdim bu dongude zaten. zaten takimda bir sistem yok ki. elindeki oyuncu tiplerine bakarsin ve bir oyun sistemi gelistirirsin, sana major olarak faydayi sunacak sistemi bulmak bu kadar zor olmasa gerek. sonra ahlar vahlar. bizden kalite olarak altta olan takimlara yenile yenile sacma sapan elenmeler de cabasi. artik futbol dunyasinda sistem degisti. takimlar oyuncularla varolamiyor. karsimizdaki romanya gibi saglam takim oyunu oynayabilen takimlar ayakta kaliyor, saygi duyulacak konumlara geliyor. samet bir yandan abdullah bir yandan. neyse, sakinim ben!