iddia edildiği kadar kötü olmayan filmdir. yüksek beklentileri bir nebze olsun karşılaşmış olmakla birlikte kapitalizm propagandası ile suçlanması ise biraz zorlama gibi durmaktadır. neticede senaryo christopher nolan ve jonathan nolan'ın kaleminden çıktı. bu adamlar amerikan bile değil, ne diye kapitalizm propagandası yapsınlar?
senaryo açısından rahatsız edici bir sorun yok aslında. gayet akıcı bir senaryoya imza atmış nolan biraderler. oyunculuklar ise harikaydı. tom hardy, bane karakterinin hakkını vermiş gerçekten. kafası kadar maskeye rağmen oyunculuğunu konuşturmuş. buradan da anlaşılacağı üzere christopher nolan'ın oyuncu seçimi konusunda çok isabetli kararlar verdiği su götürmez bir gerçek. aynı durum anne hathaway için de geçerli elbette. heath ledger jack nicholson karşılaştırmasında heath'in hiç de geride kalır yanı olmadığını görmemizin üzerinden çok geçmeden michelle pfeiffer ile kıyaslanan anne hathaway'in de bu rol için biçilmiş kaftan olduğunu yadsıyamayız. marion cotillard için yorum yapmaya gerek bile duymuyorum zira hiç sevemedim kendisini. (son sahnedeki oyunculuğuyla ilgili müthiş bir komplo teorisini aşağıda bulacaksınız.)
beklentileri karşılama zırvasına gelince: eğer christopher nolan söz konusu ise, beklentilerin karşılanmaması gibi bir durumdan bahsedilemez bile. adam bu işin üstünde bütün titizliği ile dururken ve epic final söylemlerinin hakkını vermişken beklentilerimi karşılayamadı triplerine girenlere arka sokaklar, akasya durağı gibi dizilerin bir önceki sezon finallerini izlemelerini salık veririm. neticede christopher nolan'ın batman'e getirdiği yeni soluğu herkesin kabullenmesini beklememek gerek.
bane ve joker kıyaslaması çok gereksiz görünüyor. bir defa tamamen farklı yapıda karakterler. bununla alakalı şunu yazmıştım zamanında: (bkz: #16417642) joker'in zehir gibi zekası varken fiziksel gücü nisbeten yok gibidir. ben plan yapmam derken bile en ince ve pis bir plan içine çoktan girmiş olduğunu daha sonra görürsünüz. bane ise hayvani derecede güçlüdür. zırhıyla birlikte en az 80 kilo gelen batman'i kafasının üstüne kaldırmak her yidiğin harcı değildir. bununla birlikte insanlara korku salma konusunda başa baş durumdadırlar. joker'in videoları ile bane'in konuşmaları aşağı yukarı aynı etkiyi vermektedir.
selina kyle / catwoman karakterinin geçmişini pek bilmesek de çok pis bir geçmişe sahip olduğu bir gerçek. tertemiz bir sayfa için ele geçirmek istediği o zımbırtı her neyse, bu pis geçmişin en büyük delili. bunun için batman'i bile satacak raddeye gelmesi de geçmişinden aslında ne kadar rahatsız olduğunun göstergesi.
batman ve bane'in kapışma sahnesinde, daha doğrusu bane'in batman'i şamar oğlanına çevirdiği sahnede içi cız etmeyen yoktur sanırsam. batman'in her türlü oyunlarına bana mısın demeyen bane'in bu hayvani gücü karşısında tırsmamak elde değildi. bane'i en zorlayanın ise bütün gücüne rağmen batman'in kıyafeti olduğu gözden kaçmıyordu. bu arada the dark knight'da batman'in joker'i sorguladığını sandığı sahnede joker'in "you've nothing, nothing to do with all your strength!" repliğini akıllara getirdi. aynı o sahnedeki gibi burada da tüm gücüne rağmen batman'in o dayağı yemekten başka yapabileceği bir şey yoktu.
gelelim aklıma takılan noktalara: bruce wayne abizim, bu filme kadar hiç bu kadar öpüşmemişti. adamı önüne gelen hatun öptü, arkadaş. hatta yetmedi, bir tanesiyle yattı adamımız. toplam süresi neredeyse beş saat süren 2 filmde hepi topu sadece 2 defa öpüşen bruce abimiz bu filmde bu düsturunu bozuyor. bunun bir sebebi olmalı. filmin 3 boyutlu çekilmesi konusunda wb'ye kulak asmayan nolan sanırım bu konuda yapımcıların ve wb'nin en azından seslerini kesmeleri için bunu kabul etmiş olabilir. neticede filmlerdeki öpüşmenin vs sahnelerin toplumun ilgisini çektiği yadsınamaz bir gerçek. hal böyle olunca bu baskılardan iyice bunalan nolan, böyle bir mecburiyette kalmış olabilir. bunun en büyük göstergesi de son sahnede gördüğümüz, catwoman'ın batman'i öpme klişesidir. klişelerden vazgeçemeyen hollywood'a diş geçirememiştir nolan. hepsinin de ötesinde şöyle bir komplo teorim var (hocanın dediği yer burası): thalia al ghul'un ölüm sahnesindeki beceriksizlik ve amatörlüğün nolan'ın resti olduğunu düşünüyorum. 3 boyuttu, senaryoydu, öpüşmeydi filan derken iyiden iyiye bunalan nolan, cotillard'ı bir kenara çekti ve bunun kendisinden özellikle istedi bence. intikam amaçlı yaptığını düşünmemekle birlikte kendisine baskı yapanlara bunun bir mesaj olduğunu düşünüyorum. bu teorimin gerçekliğini de man of steel'in ardından nolan'ın bir sonraki projesini hangi firmayla çekeceğini gördüğümüzde anlayacağız. eğer yine wb ile çalışırsa teorim boşa gidecektir lakin wb ile çalışmayıp da başka bir şirketle anlaşırsa, bu teorinin buz gibi bir gerçek olduğunu göreceğiz.
last but not least, güzel filmdir. türkiye'deki son gösterimini izleyen şanslılardan bir tanesi olduğumu belirterek dvd'sinin çıkacağı günü sabırsızlıkla beklemekteyim.