11 yaşındaki Savaş ile girdiğim, sonu beni benden alan diyalog şöyledir;
iş dönüşü sokağın başındaki yokuşu yorgun argın çıkarken bakkaldan gelen savaşla karşılaşırım
d*: oo savaş bey nasılsınız
s*: iyim bakkaldan geliyorum
d: iyi bakalım okul nasıl gidiyor?
s: iyi, ben 6 ya geçtim biliyor musun?
d: aferin sana ne güzel
s: bugün benim doğum günüm biliyor musun?
d: doğum günün mü? niye doğdun oğlum böyle bir dünyaya *
s: ben sana küstüm zaten :(
d: ne oldu şimdi niye küstün?
s: doğum günüm dedim ama kutlamadın ki :(
d: yaa doğru söylüyorsun kusura bakma doğum günün kutlu olsun iyi ki doğdun
s: tamam şimdi oldu barıştık *
d: savaş onu bunu bırak şimdi büyü de şu bizim mahallenin yokuşuna bir yürüyen merdiven yaptır be gözüm bıktım vallahi.
s: merak etme sen az kaldı yaptıracağım zaten. ama sadece bizim mahalleye serbest olacak başkası giremeyecek.
d: heh aferin sana bak şimdi daha çok sevdim seni.
s: * zaten ben başbakan olunca yasaklayacağım bu arabaları falan bu ne böyle sokak arabadan gözükmüyor resmen
d: mavi ekran. ehe ehe oldu o zaman beni evden beklerler iyi akşamlaaarr asdagshdbjcb