evde beslenen hayvanlara da müdahaleyi içeren "hayvan hakları" yasasının saçmalıklarından biridir.
neymiş efendim, hayvanlar artık daha iyi şartlarda yaşayacaklarmış. tabi türkiye şartlarını düşünürsek bir sokak hayvanı için ölüm kimi zaman "daha iyi bir şart" olabilir ama o zaman da hayvanın yaşama hakkını elinden almış oluyoruz bak gördün mü şimdi işleri karıştırdık. hep paradoksa sürükleniyoruz. biz iyisi mi şöyle yapalım:
hayvan hakları yasasını protesto etmek üzere 30 eylül'de istanbul, izmir, bursa ve antalya'da saat 2'de; 29 eylül ve 7 ekim'de ankara'da eylemler düzenlenecek. bu eylemlere destek vererek;
-komşunun bahçesine giren köpeğin komşunun silahıyla öldürülmesinin yasallaştırılmasına,
-hayvanlara zarar veren insanımsıların para cezasıyla sıyrılmalarına,
-evde hayvan besleme sayısına sınır getirilmesine,
-sokak hayvanlarının yaşama haklarının ellerinden alınmasına,
-petshoplarda zehirli hayvanların artık satılmayacak olmasına(tarantulaları yılanları falan hep sokaktan bulun diyorlar bu maddeyle. aa sokaklarda da hayvan olmayacaktı değil mi? bak yine bir paradoks işte tüh)
-apartmanın bahçesinde beslediğiniz, özenle aşılarını yaptırdığınız, sahipsiz sanılmasın diye bir de tasmasını taktığınız kedinin, köpeğin de öldürülmesine
karşı çıkmış olacaksınız.
bu ülkede eylemlerle ses duyurmak, bir şeyleri değiştirmek sık rastlanan durum olmasa da belki bir istisna olur, bu kez işe yarar diyerek eylemlere katılınız efendim.
