sözlük yazarlarının itirafları

entry163195 galeri ses32
    58555.
  1. yıl 1991 ufak bir çocuğum o zamanlar..

    cebimde para olsun istiyordum ama annem vermiyordu, o kadar ufak çocuk naapacaktı parayı?

    okullar kapanınca düğün mevsimi de beraber açılmıştı. evin önünden tek tük geçen gelin arabalarının önüne atıyordum kendimi, kapıyordum bahşişi. az para çıkıyordu, eh diyordum dondurma alıyordum.

    ama yetmiyordu, günde 1-2 araba yetmezdi. düşündüm ''ulen bunun membası nerde'' diye.

    bir gün öğlen çıktım evden çocuk aklımla atladım belediye otobüsüne izmir fuar evlendirme dairesine gittim, girdim fuara sora sora buldum yerini.

    ooovvv yığınla, her yarım saatte bir araba.

    atıyorum her gelin arabasının önüne alıyorum bahşişi, alıncaya kadar kalkmıyorum önünden.

    akşama doğru bir baktım yığınla para var cebimde. allah mesut etsin hepsini, tam düğün zamanı.

    1 gün çalışıyorum, 1 gün çalışmayıp parayı yiyorum, top alıyorum, dondurma alıyorum, keyfim acayip yerinde.

    fuara gittiğim günlerde annem beni sokakların birinde oyun oynuyorum sanıyor, zaten akşama babam gelinceye kadar girmezdim eve. sorun yok, gizli gizli tezgahımı kurmuştum.

    kazandığım paraları evde saklıyordum ki en sonunda annem bulmuş, bi tomar bozuk para..

    annemin paraları bulduğu gün işe çıkmıştım, akşama doğru geldim eve hemen zulaya paraları koymaya gittim, bi baktım yerinde yok paralar!!!!!!!!

    delirecem, anneme de soramıyorum korkudan..

    tabi sevgili valide sultan hal ve hareketlerimden anlamış, ablamla birlikte geldiler ''bunları mı arıyorsun bakardicim'' diyip bi tomar parayı gösterdiler, eyvah dedim yakalandım..

    kadıncağız haliyle telaşlanmış ''ufacık çocuk nerden bulur bu kadar parayı''

    baskılar sonucu anlattım mecburen. güldü annem ''sen çalışmak mı istiyorsun'' dedi, ''bi işim var benim'' dedim ama öyle iş olmazmış-ayıpmış, annem beni tuttu zorla mahallenin tesisatçı yüksel abinin yanına çırak verdi.

    hiç unutmam o zamanın parasıyla 40bin lira haftalık alıyordum o zamanlar. ekmek 300-400 lira civarındaydı o vakitler. yaptığım işte telefonlara bakmak, musluğu-çeşmesi bozulan arıyor, ben adresi not alıyorum, yüksel abi hemen gidip tamiratı yapıyor.

    parası iyiydi ama sıkılmıştım, bana hareket lazımdı. mahalle çocuklarıyla iş saatinde başladım top oynamaya, yüksel abi dükkanı bırakıp top oynadığımı görünce büktü kulağımı haliyle, 1 oldu-2 oldu-3 oldu derken kovuldum işten, zaten sevmemiştim action yoktu.

    3-4 kez daha gizli gizli gittim fuara kestim gelin arabalarının önlerini ama annem radar gibiydi eve gelince anlıyordu, çaresiz işimden de(!) olmuştum.

    eylül ayında okul masraflarımın tamamını o gelin arabası paralarından karşılamıştık, hatta hep benim istediklerimi aldırmıştım anneme kemeraltından, eee ne de olsa çalışmıştım(!)

    para arttı da ramazan ayında fırından iftarlık pide alıp sokak sokak satıyordum, kar marjı düşüktü ama zevkli işti.

    ''iftarlııııııııııkk pideleeeeeeeeerr''

    devamlı müşterilerim olmuştu bizim mahallede, okul çıkışı fırlıyordum fırına 50 pide alıyordum, iftar saatine kadar rahat rahat bitiyordu.

    derken bir gün bütün müşterilerim sözleşmiş gibi evde yoktu ve pidelerimin yarısı elde kalmıştı. iftara yarım saat kala geldim eve, çarptım pideleri yere. ''satılmıyor bunlar'' hırsımdan ağlayacaktım neredeyse.

    annem güldü gene halime, ''hadi bakardi çık sen, daha yarım saat var iftara, satılır elbet'' haklıydı valide sultan, napacaz 25 tane pideyi evde*

    gerçekten de satıldı ama ben soğumuştum işten ve bıraktım iftarlık pide işini. zaten çok güzel kazandırmıyordu.

    yıllar geçti bu mevzunun üzerinden, tonla iş yaptım, şu anda da kendi işimi yapıyorum ama o gelin arabalarının önünü kesme işi gibi karlı iş görmedim ne yalan söyliim*

    çocukluk işte..
    53 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük