ve yine çıka geldim en zemherir örülü kapılardan,
kahrını eskiz ederken bir üsküdar dönüşü...
bir gidimlik kuruşlarım kalmıştı,
nasılda soğuktu kız kulesi bir bilsen,
sanki yandım.. sanki gidişin üşütmüştü
bir yudum sen içtim;
terk olunmuş kir pas içinde bir ihtiyarın şarabından
sen benim şahını koruyan mücrim ismail'im...
sen benim boynu bükük tevbekar uzza'm...
sen zindan aşiftesi züleyham....
bir yakub'un 'ama' gözyaşlarını kırdın..
kıtfir'in hünsalığına rahmet...
seviyorum seni kuyu dibi yusufları gibi...
anlıyorsun değil mi?