dün akşam saatlerinde ekşi sözlük moderatörleri "topluca" istifa etme olayı. veya isyan etmişler demek, daha doğru olur kanımca. isyanın başlıca sebebi ise, moderatörlerin artık ekşi sözlüğün "emek verilecek bir yer olmadığını düşünmeleri. bakın, dün akşam kanzuk tarafından yapılan açıklamanın bir bölümü:
"ekşi sözlük, moderasyon üyesi olan/olmuş 12 adet moderatör için artık eskisi gibi emek vermeye değer bir yer değil. sahip olduğu dinamikler bizi moderasyon yapmaya bağlayamıyor. anlık akışı twitter'a/alelâde bir foruma/facebook duvar yazılarına çok daha yakın ve bu hâliyle de müdahâle edilmekten çok uzak. belki olması gereken bu ama, bizim en azından yönetim kademesinde parçası olmak istediğimiz şey bu değil. üstelik moderatörlüğün kendisi de emek ve zaman isteyen, hayli ağır ve bu titr sahiplerine olumlu geri dönüşü çok az olan gönüllülük üzerine kurulu bir uğraş hâline dönüşmüş. böyle olunca bizi artık yönetim kademesinde tutmayı sağlayacak bir şey kalmamış oluyor.
kıskançlıktan, belki de sözlüğün yeni halinin hoşlarına gitmemesinden kaynaklı bir istifa bu. peki şimdi napılcak? valla şuan ekşi sözlüğün durumu içler acısı. daha yerinde bir tabi kullanılırsa bok gibi. bence yapılması gereken, yeni bir moderasyon kurmak, eminim bu iş için gönülllü olacak onlarca yazar vardır. aslında 2012 filmindeki gibi yen bir ekşi sözlük kurulsa çok fantastik olmaz mıydı ama? "yeni ekşi sözlük..." çok havalı bir isim bence. entryler sıfırdan girilmeye başlanırdı. ne facia ama...
şaka bir yana, ssg'nın yeni moderatörler almaktan başka yapacak işi yok. yine ekşi sözlükteki bir yazarın dediği gibi, ekşi sözlük artık çok büyüdü. ssg da bu şirkete ceo'luk yapabilecek bir adam değil. en azından bu şirketin başına bir ceo atayıp, kendisi sözlükte takılabilir. bu sayede hukuki işlerle de kendisi uğraşmak zorunda kalmaz. ikinci olarak, moderasyon için oluşturulacak yeni ekip, aylık bir ücret karşılığında, ciddi bir şekilde, belli başlı çalışma saatleri içinde moderasyonluk görevini sürdürmeli. bir nevi şirketteki çalışanlar gibi, ofislerinde oturup bu iş için uğraşmalılar. hem bu sayede, ekşi sözlük de kendi deyimleriyle "çöplük" olmaktan uzak durur. tabii ssg paracıklarına kıyar mı orası bilinmez...
ekşi sözlüğün de twitter karşısında popülerliğini yitirmişliği diye söylentiler var. bence ikisini aynı kefede karşılaştırmak çok gereksiz, ve saçma. şöyle bir durum var ki, twitter'a isteyen herkes anında üye olabiliyorken, ekşi sözlük için aynı şey geçerli değil. yazar olmak için yaklaşık 5-6 yıl bekleyebiliyorsunuz. peki napılabilirdi? twitter'daki, tumblr'daki, facebook'taki gibi takipçi sistemi getirilebilirdi. isteyen, istediği yazarları takibe alarak, onların entrylerine ulaşabilirdi. çaylaklar için ayrı bir bölüm oluşturulabilirdi. ne bileyim, bu ne derecede, nasıl mümkün olur, ama böyle bir şey gerekli bence. insanlar eksisozluk.com'a girince yazarların açtığı başlıkları ve entryleri görmeliler, tama. ama ne bileyim, ufak bir butonla açılan yeni bir sayfada -veya yeni bir sözlükte?- çaylakların entryleri de gözükebilir, sadece çaylaklar tarafından oluşturulan bir sözlük gibi. tabii, yine sözlük kuralları çerçevesinde.
sözlüğün tasarımına gelirsek. ekşi sözlük beta zaten iğrenç. ben eski tasarımı, sırf gelenek göreneklerimiz bozulmasın diye belki, daha çok beğeniyorum. eğer değişikli, veya bir modernleşme olacaksa, yine bu tema üzerinden, bu renk seçenekleri çerçevesinde yapılmalı. ekşi sözlüğü ekşi sözlük yapan tema unutulmamalı, bençe.
sanırım bu yazdıklarım, "ozzull sözlük kursa nasıl olurdu" teması çevresinde şekillenmiş. iyi o zaman, devam edeyim. son bir şey: başlıkların sınıflara ayrılması da yeterince gerekli bir şey bence. örneğin ekşi kitap diye bir butonla, kitap etiketine sahip başlıklar ve entryler görüntülenebilir. mesela açlık oyunları diye bir başlık var. bu başlığı açarken, başlığı açan yazar buna bir etiket seçebilmeli. teknoloji, kitap, haber vs... sözlüğün üst kısmında da mesela "ekşi kitap" diye bir butonla, kitap etiketine sahip başlıklar görüntülenebilmeli.
ne bilim. güzel olurdu valla. ben böyle bir sözlük isterdim, isterdim yani.
