kuran ı kerim

entry2221 galeri
    1247.
  1. öncelikle, inançlı bir insanım ya da öyleydim, kuran'ı okuma aşamasındayım ve gerçekten, tam olarak inanabilmek istiyorum. yani önyargılarla okumuyorum.

    beni en çok rahatsız eden şeylerden biri kuran'ın gözünden kadınlara bakmak oldu. içindeki çoğu tabir, erkeklere hitaben yazılmış gibi hissettirdi.

    mesela bakara suresi 223. ayet ve elmalılı tefsiri;

    "kadınlar sizin ekinliğinizdir, siz onlara insan ve müslüman tohumları ekip ürün olarak nesil, döl yetiştireceksiniz. öyle ise tarlanıza (tarla anlamı unutulmamak ve ekin yerinden olmak şartıyla) dilediğiniz taraftan, hangi pozisyonda isterseniz gidiniz. ve bununla birlikte kendiniz için ilerisini gözetip ona göre ihtiyatlı bulununuz, sadece şehvetinizi söndürmekle meşgul olmayıp geleceğiniz için salih ameller ile hazırlık görünüz. ve allah'a isyandan sakınınız da eğri yola gitmeyiniz. ve biliniz ki, siz mutlaka allah'a kavuşacak, o'nun huzuruna çıkacaksınız. dolayısıyla yüzünüzü güldürecek şeyler kazanın da rezil olacağınız şeylerden kaçının."

    ekinlik? "ekin yeri"nden olması şartıyla dilenen taraftan varmak? pozisyon? sadece erkeklerde var olan şehvet? ve kutsal kitapta bundan bahsedilmesi?

    çok meşhur nisa suresi 34. ayetin de buradaki mantıktan pek farkı yok. "dövün" kelimesinin aslında "evden çıkartın" ya da başka bir anlama gelmesinin önemi yok. hepsi aynı kapıya çıkıyor; itaat etmesi gereken kadınlar ve kadınlar üzerinde yaptırıma sahip erkekler. itaat etmeyen erkeği yatağında yalnız bırakmasına izin verilen kadınlar yok.

    ya da allah'ın çok eşliliği güzel bir şeymiş gibi göstermemesinin de önemi yok benim için. çok eşliliğe verilen izin var.

    ali imran suresi 14-15. ayetler, diyanetten;

    "Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle
    arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi. Bunlar dünya hayatının geçimliğidir. Oysa asıl varılacak güzel
    yer ancak Allah’ın katındadır.
    De ki: “Size, onlardan daha hayırlısını haber vereyim mi? Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için
    Rableri katında, içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah’ın
    rızası vardır.” Allah, kullarını hakkıyla görendir. "

    kadınlardan nefsin şiddetle arzuladığı bir şey olarak bahsedilmesi? normal şartlarda kadınlar kadınları arzulamayacağına göre erkeklere yönelik olduğu açık bir ayet gibi duruyor. cennetteki eşlerin temizliği derken de neden bahsedildiğini anlmadım.

    cennetteki eşler demişken, kuran'daki huri tarifi de ciddi şekilde kafa karıştırıcı gelmekte bana. tomurcuklanmış/yeni çıkmış/turunç meme olayı özellikle. cennette hurilerin çocuk doğurması gibi bir olay olmayacağına göre, fonksiyonu çocuk beslemek olan meme neden kuran'da geçiyor? benim inandığım yaratıcının memeyi bir cinsel obje olarak gördüğüne inanmak istemiyorum.
    ve hurilerin beyazlıklarıyla yumurta gibi olmaları? (saffat 49)
    beyaz tenli, tomurcuklanmış memeli bakire huriler? benim inandığım yaratıcının bu tarifi yaptığına gerçekten inanmak istemiyorum.

    bunun üzerine kadınlara neden bir şey yok sorusuna cevabı şöyle vermekte islami siteler; "cennette kadınlar hurilerden daha güzel olacaktır."

    kuran'ı okumaya başlamadan önce düşündüğüm cennet tanımı, sonsuz huzur bulanacak, herkesin sevdiği insanlarla ve allah'a yakın olarak yaşayacağı sonsuz bir hayattı en kısa tabirle.
    ben cennete gidebildikten sonra güzelliği ne yapayım? hurilerden daha güzelim diye mutlu mu olayım? bunun bana çekici mi gelmesi gerekiyor? ya da biz daha güzel olacaksak huriler ne yapacak? cennette birbirinden daha güzel olmak diye bir şey var mı cidden?

    diğer bir konu ise, yine meşhur, azhab suresi ile alakalı. surenin 4. ayetinde, evlatlıkları öz çocuk gibi görme geleneği kaldırılıyor. benim sınırlı aklım, evlatlıkları öz çocuk gibi görmekte bir kötülük göremiyor, aksine, olması gereken bir şeymiş gibi geliyor.
    aynı surenin 37. ayetinde ise müminlere evlatlıklarının eşleriyle evlenmelerinde zorluk olmaması gerekçesiyle hz muhammed, evlatlığının karısıyla evlendiriliyor. çok ciddiyim, hala nedenini anlayamadım.

    yine aynı surenin 53. ayetinde peygamberin evine gelenlere yemekten sonra hemen kalkmaları, sohbet için beklememeleri çünkü peygamberin bundan rahatsız olduğu söyleniyor. yol gösterici kitapta böyle bir ayet olmasında bir mantıksızlık yok mu? bunu savunmak için kullanılan argümanlardan biri de; "senin evine sürekli misafir gelse sıkılmaz mısın?" oluyor.

    evet, sıkılırım ama ben ne peygamberim ne de bir dini yaymakla uğraşıyorum. örnek insan olarak gösterilen peygamberimizin ümmetinden sıkılması ile benim, evime sürekli gelen misafirden sıkılmam aynı şey mi?
    "hz. muhammed onları sevdiği için gitmelerini söyleyemiyor, kırmak istemiyor." savunması da açıklayıcı gelmiyor çünkü ben o misafirlerden biri olsaydım ve bana bunu söyleyen bir ayet gelseydi daha çok kırılırdım, peygamberin uygun bir dille bunu söylemiş olmasını diler, "yani o kadar çok sıkmışım ki koskoca kuran'da yer almış bu konu." diye düşünürdüm.

    evet, koskoca kuran'ın, benim kutsal kitabımın beni, erkeklerin kadını, onların ekinliği, onların nefislerinin arzuladığı şey olarak tarif etmesi, itaat etmezsem, fiziksel olarak benden daha güçlü olanlar tarafından dövülmeme ya da evden kovulmama izin vermesi, fuhuş yaparsam yine onlar tarafından eve kapatılmam gerektiğini söylemesi (insan psikolojisi?), vücudumu cinsel obje olarak görmesi beni rahatsız etti ama rahatsız etmekten çok, üzdü ciddi anlamda.

    bu örnekler çoğaltılabilir, en çok tartışılanlar ve benim de en çok dikkatimi çekenler bunlar olduğu için bunların üzerinden gittim. arapçayla uzaktan yakından ilgim yok, alim falan da değilim. kuran'ı anlamak için bunlara sahip olunması gerektiğini düşünenlere katılmıyorum. aksine, sade bir insan okuduğunda da anlaşılması gereken bir kitap olması gerekiyor bence.

    bir yaratıcım olduğuna dair bir şüphem yok ama yaratıcımın bunları söyleyip söylemediği konusunda emin olamıyorum. eğer kafama takılanların gerçekten mantıklı açıklamaları varsa öğrenmeyi çok istiyorum çünkü insanın yıllarca inandığı, güvendiği bir duygunun, inancını sağlamlaştırmak için okuduğu, kutsal saydığı kitap yüzünden sarsılması hiç iyi hissettirmiyor.

    ayrıca, ayetleri cımbızlamadan da okudum ama değişen bir şey olmadı.

    tanım: islamiyetin kutsal kitabı.
    3 ...