en az 17 türk ve kürt gencinin kimisinin zorunlu kimisinin gönüllü olarak yaşamını feda ettiği çatışma.
yine ortalığı "kana kan! öldürün! leşler! itler!" lafları kaplamış.
onyıllardır kafanıza sokamadınız şunu kardeşler: barışa bir şans tanıyacaksınız. "barış" kavramını yalnızca kişisel kavgalarınızda kullanmaktan çıkarıp, bu ülkenin kürt sorunu'nda da kullanmayı deneyeceksiniz.
askeri ve siyasi operasyonların durması çağrısını yapacaksınız.
kürtlerin bir ulus olmaktan doğan haklarını kabul edeceksiniz.
iktidarın soruna karşı ortaya attığı son kozu olan dindarlıkla, aynı dine mensup olmakla bu işin çözülemeyeceğini göreceksiniz.
bunları anlamaya çalışmak bunları savunmak sizi "bölücü" yapmaz, ama bugüne kadar aksini yapmanız türkiye'de ayrımcılığı güçlendirdi.
ne oldu? "yok artık!" mı diyorsunuz? evet, yok artık! başka bir yol yok artık!
elinizi taşın altına koyacaksınız artık. bırakın milliyetçilerin, para babalarının paralı askerlerinin peşinden gitmeyi yeter. 30 yıldır kan pazarlığından başka ne verdi size bu sağcı zihniyet?
artık sokağa "intikam!" yeminleriyle değil, "artık yeter! tek yol barış!" diyerek çıkmalısınız.
tabi bir de cesaret gerekecek!
"egemen söylem"in, siyasi iklimin ve onun temsilcisi iktidar zihniyetinin etkisinden sıyrılarak böyle şeyler yazabilmeyi, hedef tahtasına oturtulmayı göze alacaksınız elbette.