Sabah saat 08:30..
Genel Prehistorya dersi.
Öldüyse allah rahmet eylesin,yaşıyorsa sağlıkla uzun yıllar yaşasın..
Prof.Dr.Güven Arsebük'ün sınıfı.istanbul üniversitesi.
Güven Bey,Prehistorya Anabilim Dalı Başkanı.
Ders, insanın fiziksel ve sosyal evrimi üzerine.
Biz heyecanlı öğrenciler.
Şak ilk şok..'Bu sınıfta -hocam insan maymundan mı gelmiş- diye soranı geçirmem'!!
Atesit miyim,hayır,çok mu inançlıyım,kendimce..
Lakin 1.sınıf arkeoloji,antropolji..vs öğrencisi bilir bunu.
insan maymundan gelmemiştir.
insan ve maymun ortak ataya sahip 'iki uzak akrabadır'
Ataları ortaktır.
Yaşadıkları çevre koşulları,sosyalleşme olanakları..vs derken zamanla insan daha çok insanlaşmış ve maymun da daha çok maymunlaşmıştır.
Hem fiziksel hem de sosyal olarak ne maymun ilk maymundur ne de insan ilk insandır..
Her ikisi de Primat takımındandır.
Ait oldukları ortak büyük aile zamanla genişlemiş,farklı kollara ayrılmış..
Misal insan iki ayağı üzerinde dik yürüyebilmeye başlamış,alet kullanmaktan öte (ki bugünün maymunu ve diğer birçok hayvanı da bunu artık yapabilmekte) alet yapabilmiş,alet yapabilecek fiziki yapıya(el-parmak gelişimi) ulaşabilmiştir.
iki ayağı üzerinde dik yürüyebilerek de avına ve çevresine daha çok hakim olup baskın duruma geçmiştir.
Maymun ise uzun kuyruklu maymun,yarım kuyruklu maymun..vs derken evrimine devam etmiştir.
ikisi de farklı yollardan ilerlemişlerdir.Ve pek tabii değişmişlerdir.
Allah,tanrı,yaratıcı konusunu gelince.
insanlık tarihi bunu sorgulamakla geçmiştir.
Kanımca körü körüne 'yoktur' demek ne kadar tutarsız ise,'kesinkle vardır' demek de bir o kadar yanlıştır.
insan beyninin,aynı sülaleye ait maymun uzak akrabasından en büyük farkı ve bu kadar hızlı değşimine en büyük etken ise belki sürekli sorgulamasıdır.
Soyut her zaman sorgulanır.
Her nasılsa bundan yıllarca önceye gidip vahiy hadisesini gözümüzle görüp 'işte gördüm gelmiş,doğruymuş kitaplar gerçekten de vahiy yoluyla inmiş' diyemiyorsak,allah yoktur ispatına gitmeye çalışanları da yadırgayamayız.
Sorgulamadan inanmak inanışların ne hatalısıdır.Sizi bağnaz yapar.
Dini sorgulamak da günah değil anlamaya çalışmaktır.
Yalnız,yüzyıllardır yapılan araştırmalar neticesinde,bilim bize hiçbirşeyin tesadüf olmadığını söyler.
Bir kenara bunu not etmek gerekir.
Din ise ilahi olmaktan ziyade daha çok siyaset ile ilgili olduğuna dair sinyaller verir.
Toplumların düzenlenmesinde,hukuk sistemlerinin yapılaşmasında ciddi rol oynamış olabilir.
Kutsal kitapların dünyevi meseleler ile ilgili fazlaca sözü olması,hukuk sisteminden,ev içi yaşam biçimine,kadın-erkek münasebetinden,miras hukukuna kadar girmesi durumun ya ilahi olmaktan çıktığını ya da bir zamanlar ilahi olsa da ardından yapılan 'insani' düzenlemeler olduğunu göstermektedir.
Bir bütünü hiç acabasız kabullenmek,sorgusuz boyun eğmek de değildir inanmak.
insanoğlu kağıt üstünde bazen zorlansa da,sussa dilinden başka sözler çıksa da her daim sorgular.
Ancak önemli olan bu sorgulama halinde tutarlı veriler elde edebilmektir.