şu anda türkiyenin en iyi dizisi. ben de ilk bölümünden beri kesintisiz izliyorum. her şeyiyle çok samimi. olanları sanki televizyonda değil de sokakta seyrediyoruz gibi. ayrıca komedi, dram, macera, gerilim ne istersen hepsi var. söylenecek çoğu şey yukarlarda söyleniyor ama benim vurgulamak istediğim birkaç husus ve eleştiri var:
1- hayaletin kesik parmak katili olmamasına sevindim. içlerindeki en kendi halinde ve görevine bağlı adam o.
2- çiçeğin katili sürpriz oldu. zekice.
3- cevo diziye ve cinayetçiliğe yakıştı.
4- hayalet çok sempatik ve dizideki en ruh sahibi karekter. sesi de güzel. komik ve sosyal mesajı da var. kemal sunal gibi.
5- son dönemdeki en güzel bölüm 65. bölümdü bence.
eleştiriler:
1- bazen konuyu yavanlaştırıyor, basitleştiriyor, mantık bağlantısı kurmaya çalışırken diğer dizilere benziyorlar. mesela akşamki bölümde suna ve aziz'in barda yaptıkları konuşma çok basitti. aziz'in suna'ya sürekli yardım ederek cinayetlere çanak tutması da. ayrıca aziz'in işlerin içine bu kadar girmesine behzat ve tahir müdür ile savcının ses etmemesi de.
2- cevo katilin akbaba olduğundan şüphelendiğini neden behzat'a değil de harun ve hayalete söylemek istiyor. bu cevo'nun karekterine uymuyor bir kere. görevine bağlı ve amirinden bilgi saklamayacak biri.
3- behzat'ın annesi olayı da yavan kaldı bence. kurtlar vadisindeki baron karahanlı, istihbaratçı polat gibi oldu dizi. burayı başka şekilde geliştirebilirlerdi.
4- kesik parmak cinayetlerinde olay örgüsü tam anlaşılamadı ya da ben kaçırdım. cevo sincan'daki kıza kadar bağlğntıyı nasıl getirdi, daha açık olmalıydı. birden bire hızlandırdılar olayı.
tahmin:
kendisini koruyan annesi de öldüğüne göre behzat artık sivil devam edecek. ercü diziye dönecek.
edit: hayalet'in değil akbabanın kesik parmak katili olmamasına sevindim olacaktı.
