--spoiler--
Geçen hafta bir aksam arkadaşlarla yemeğe gittik. Lokantada siparişimizi alan garsonun, gömlek cebinde bir kaşık taşıdığını
fark ettim. Önce biraz garip geldi, ama fazla dikkat etmedim. Daha sonra, masaya su ve çatal kaşık getiren kominin de cebinde bir
kaşık taşıdığını gördüm. Salona baktığımda tüm garsonların cebinde birer kaşık taşıdığını anladım. Siparişlerimizi kontrol etmeye
gelen garsona:
- Neden kaşık?" Diye sordum.
- "Şöyle anlatayım," diyerek söze başladı;
- "lokantanın sahipleri Andersen Danışmanliktan yaptığımız işlerle ilgili danışmanlık aldılar. Aylar süren istatistiksel analizlerden
sonra müşterilerin kaşıklarını, çatal bıçaklara oranla %74 daha sık düşürdüğüne karar verildi. Bu durumda, masa başına saatte
düşen kaşık adedinin üç olduğunu gördüler. Garsonlarımızın bu duruma karşı hazırlıklı olmalarıyla, mutfağa gidip gelmelerden
yapacağımız tasarruf, vardiya başına saatte bir buçuk adam ediyor."
Konuşmamız bittiğinde arka masadan metalik bir ses duydum. O anda garson yere düşen kaşık yerine cebindekini koyarken
- "bir dahaki mutfağa gidişimde yeni bir kaşık alacağım, böylece fazladan mutfağa gidip gelmeme gerek kalmıyor," dedi.
Etkilenmiştim; garson masadaki diğer siparişlerle ilgilenirken ben de çevremi incelemeye koyuldum. Bu sefer dikkatimi başka bir şey çekti. Garsonların tümünün fermuarlarından dışarı incecik ipler sarkıyordu. Merakıma yenik düşüp garson uzaklaşmadan sordum:
- "Özür dilerim, şuradan sallanan ip ne işinize yarıyor, söyler misiniz?"
- "Tabii ki!" Diye yanıtladı, sesini alçaltarak.
- "Herkes sizin gibi iyi bir gözlemci değil. Bu bahsettiğim danışmanlık firması tuvaletlerde de zaman kazanabileceğimizi keşfetti."
- "Nasıl yani?"
- "Bakin," diye devam etti,
- "ipin ucunu...şeyimize...bağladığımız zaman pisuar önünde elimizi değdirmeden dışarı çekebiliyoruz, böylece elimizi yıkamaya gerek kalmadığı için tuvalette harcadığımız sureyi %76 oranında azaltmış oluyoruz."
- "Tamam, mantıklı... ama bu ip dışarı çıkmasına yardımcı oluyor da, geriye nasıl sokuyorsunuz?"
- "şey," diye fısıldadı, sesini iyice alçaltarak,
- "Başkalarını bilmiyorum; ama ben kaşığı kullanıyorum."
--spoiler--