ilkolarak, okul öncesi eğitimin zorunlu olmaması.5-6 yaşındaki bir çocuk soyut işlev basamağına gelmemişken bu yeteneklerinin gelişmesini körüklemek dışında bir şey değildir. soyut kavramları anlayamayacak onu da bırakın kalem bile tutma işlevselliğini kazanmamış bir yaşta çocuğun 1. sınıfa başlaması ve matematik türkçe gibi ortalama 16 yıllık eğitim sürecinin 13 yılında görülecek olan dersleri almaya başlamasını 'ironi' şeklinde tanımlayabilirsiniz.
ikinciolarak, eğitim sistemimiz kaç yıldır düzgün boyutta ilerliyorki, o eğitim sisteminden mezun olmuş ebeveynlerin yetiştirdiği çocuklar kendi meslek seçimlerine gerçekçi olarak yaklaşabilir? yaklaşamaz kardeşim ikinci dört yıllık eğitimde meslek eğitimine karar verecek çocuklar ortalama 11 yaşında olacağına göre dön bir bak sen 11 yaşında astronot mu olmak istiyodun doktor mu? peki ya ne oldun öğretmen mi,esnaf mı, mühendis mi?
bu ülkede kimse 11 yaşında hayalini kurduğu mesleğin sahibi olamıyorken sen bu çocuklara 11 yaşında meslek edindirmelerine kendilerinin karar vermesi için çabalıyorsun. kendisi mi karar verecek yoksa ailesi mi önce bu soruya bir cevap ver.
ayrıca ilginçliklerin bir diğeri, fabrikalar veya staj görülecek yerlerde bu sisteme kadar şöyle bir uygulama işliyordu. fabrika çalışanı 100 kişiyse %10u kadar yani 10 kişi kadar bir stajyer işe alıp onların emeklerini sömürüyordu, bi iki ay boyunca para vermeden çalıştırdığı bu 10 kişi sayesinde bu fabrikalar ne kadar kar ediyordu bir düşünün. bu sistemle birlikte meslek yönelimine 11 yaşında başlayacak çocuklar bu fabrikalarda stajyer adı altında köle gibi çalıştırılacak üstelik değiştirilen bir diğer faktör de bu fabrikalarda çalıştırılan stajyer sayısı %100e çıkarıldı. yani meslek eğitimi gören tüm öğrenciler buralarda karışıksız çalışacak(ki karşılık alsa bile asgari ücret malum) ve fabrikalar milyondolar gelir elde edecek üstelik hiç emek karışılığı vermeden.
ikinci dört yıllık sistem için branş öğretmenlerinin önü açılacak gibi söylentiler var. ulan branşların önünü açsan nolur sınıf öğretmenleri atanamayacak. bir tarafı düzeltiyim derken diğer tarafı bozuyorsunuz.
çok çok söyleyecek şeylerim var çünkü bende bir öğretmenim. ama çok daha ilginç bir şey söylemem gerekirse konuya sıbyan mekteplerinden girebilirim. sıbyan mektepleri(bilindik adıyla mahalle mektepleri) osmanlı döneminde dini eğitim veren kurumlardı. tek öğretilen şey kuranı ezberlemek ve temel dini bilgiler gibi vıdıvıdı şeyler işte. ancak geleneksel olarak öğrenciler sıbyan mekteplerine 4 yıl 4 ay 4 günlükken başlarlardı. osmanlı sempatizanı olduğuna kanaat getirdiğim sevgili hükümetimizin bu sıbyan mekteplerinden esinlenerek bu roman biçiminde yasayı hazırladıklarına eminim.
eğitim, eğitimcilerin işidir. ömer dinçer bey işletme mezunu olduğundan eğitimi bi işletim yeri olarak görüyor olabilir ama bu yanlış bir kavramdır.bir an önce formasyon eğitimi almasını talep ederim.
günü kurtarmak aptalların işdir. yalnızca zekiler geleceği planlar.