yaşadığın her saniye onu düşünmek.
yanında olmadığında rüyanda görebilmeyi istemek.
sabah kalktığında kalmış mıdır acaba ya da ne yapıyordur acaba diyip telefona sarılmak.
hep özlemek, özlemek, özlemek.
mutsuz görmeye dayanamamak.
söylediği, istediği her şeyi sorgusuz sualsiz gerçekleştirmeye çalışmak.
gecenin bir yarısı sırf onu birkaç saat daha görebilmek için maceraya girişmek.
ıssız adaya düşülecek olduğunda yanına üç değil tek bir şey, onu almayı düşünmek.
gülüşünü, bakışını, onu izlemeye doyamamak.
hayaller kurmak, o hayallerle yaşamak.
elini sıkısıkı tutmak.
yanınızdayken kendinizden bile kıskanmak.
sevmediğiniz, denemediğiniz bazı şeylere, onun sayesinde ilgi duymaya başlamak.
doyamamak.
prenses peri sanmak.
göğsünüze yatıp uyuduğunda dünyanın en mutlu insanı olmak.
görür görmez heyecanlanmak.
kalbe hızlı nefes aldırmak.
zamanı durdurmayı istemek.
hastayken sadece onun yanınızda olmasını istemek.
saçlarının içinde kıpkırmızı bir dünyada sadece birlikte yaşamayı istemek.
yaşadığını anlamak.
sadece onun olmak.
aşık olmak.