hepimizin az çok başına gelen olaydır.. baba küçükken daha siz sarı ya sayı derken sizin bilinçaltınıza o kadar girer ki büyümeye başladığınızda farkedersiniz neden o takımı tuttuğunuzu baba sizi omzuna alır bağırtır ye ye ye ya ya ya ya gastıra gastıra cimbombom bağırırsınız keyif de alırsınız o takımı benimsemişsinizdir artık o yenince sevinir yenilince ağlarsınız birde kenarda sinsice bekleyen dayı yada amcalar vardır önce gel lan sana gazoz alayım fenerli ol der yemediğinizi görünce tamam gel forma alcam birde maça götürücem der seni aslında cazip gelir ilk başta forma ve maç çocuk aklıyla çok özenilen şeylerdir iki seçenek çıkar önünüze ya takımı değiştirirsiniz sonra on yıl sonra dersiniz ki ulan be ucuza değiştirmişim yada babanın size samimiyetiyle yüklediği o aynı takımı tutma ruhu baskın gelir hayır diye reddedersiniz teklifleri ilk başta zorunluluk olarak başlayan şey sonra siz takımınızı tuttukça hoşunuza gitmeye başlar ve sonra büyüdüğünüzde koca adam olduğunuzda belki artık yanlış gelsede sizde kendi çocuğunuz alırsınız omzunuza ona bağırtmaya çalışırsınız ama bi farkla;