yetkililerle girdiğim diyaloglar, savunanları ve karşı çıkanların görüşlerini birleştirerek yaptığım araştırmalar sonucu edindiğim bilgiler ışığında:
ilköğretime başlama yaşının 60-72 ay olması: ilk etapta anlaşıldığı gibi anasınıfı bypass edilmemiş, ilköğretim 1. sınıf için bir opsiyon getirilmiştir. öğretmen ve idareci arkadaşlar bilirler, eğer çocuk eylüldeki kayıt döneminde 6 yaşından gün almamışsa otomatikman anasınıfına yönlendiriliyordu. bu da yıl kaybına yol açıyordu. örneğin bu eylül kayıt olacak çocuk ekim 2007 doğumluysa ve okulun en erken birinci ayında 6. yaşından gün alacaksa; eski sisteme göre 1 sınıfa kayıt yapamıyordu. yenilenen sistemle velisi de rıza gösterirse 5 ve 6 yaş arası çocuklar ilköğretime başlayabilecek. dolayısı ile ekim 2007 doğumlu çocuk 1. sınıfa gidebilecek, yıl kaybetmeyecek.
okuma-yazma öğretim süresi: 1. sınıf çocuklarının genellikle oyun çağı çocukları olmasından dolayı 1. sınıf ders etkinliklerinde daha fazla oyun ve oyunla öğretim öngörülmüştür. bu da okuma-yazma eğitiminin 1. ve 2. sınıfı kapsadığını gösteriyor. ancak belirtmekte fayda var, ilköğretim öğretmenlerinin arasındaki gereksiz yarış sebebi ile sistemin doğru uygulanmama riski var. öğretmen ne kadar çabuk okuma-yazma öğrettiği ile övünerek meslektaşlarını baskı altına alıyor. halbuki gelişim her alanda devam etmeli, okuma-yazma ile birlikte psikomotor ve sosyal-duygusal gelişim de gözetlenmeli. birçok öğretmen bunu göz ardı ederek okuma-yazma yetisini * ön plana çıkarıyor.
5. sınıfların hazırlık sınıfı gibi olması: yeni adıyla ilköğretim 2. kademenin ilk sınıfı olan 5. sınıf bir hazırlık sınıfı gibi, seçmeli dersleri ile dil öğrenimi ve yönlendirme sınıfı niteliği taşıyor. seçmeli derslerin en dikkat çekici olanı şüphesiz kuran-ı kerim dersi. bir çok yerde milli eğitim tarafından zorunlu seçmeli olarak seçileceği endişesi taşıyorum. bu olursa ülkede büyük cümbüş var demektir. bu dersleri kimin vereceği, ders içeriğinin nasıl olacağı şu an muamma. tahminlere göre din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri, yetmediği yerde ise imamlar devreye girecek. bu konuyu ayrıntılı şekilde ayrı maddede ele alacağız ancak yabancı dil kapsamında ne gibi diller öğretilecek bir kesinlik yok. kürtçe'nin de öğretilebileceği gelen duyumlar arasında.
seçmeli kuran-ı kerim dersi: önce şunu belirteyim ki zaten yapılan ama denetlenemeyen bir eğitimin okullarımız bünyesinde toplanmasına sevindim. abuk subuk cemaatler ve eğitimden bi-haber insanlarca verilen derslerle yıllardır kuran kursu yarasını çözemiyorduk. bu olaya karşı çıkmadan önce bu açıdan bakmanızı salık veririm.
ancak uygulamayı eleştirmemiz gereken noktalar da mevcut. örneğin hristiyan ve musevi öğrenciler latince, ibranice öğrenebilecek mi? pasifist, ateist, new-age gibi inanışlara sahip kişiler ne gibi derslerle muhattap olacak? ateistler bilim sınıfına mı toplanacak mesela?
ya alevi vatandaşlarımız, ki azımsanamayacak derecededirler, onların durumu nasıl çözülecek anlamış değiliz. en kötüsü, bu yaşta yaşatılan ayrışmayı ilerde nasıl gidereceğiz?
6-7-8 sınıflarının mesleki,hobi ve yetenek dersleri içermesi: yönlendirmenin tamamlanmasıyla beliren ilgi ve yeteneklere dayalı eğitimin kalbidir. dolayısı ile branş öğretmeni ve derslik ihtiyacını beraberinde getiriyor. bu halihazırda işsiz bir çok branş öğretmeninin atanacağı anlamına geliyor. ancak derslik ihtiyacının nasıl çözüleceği konusunda en erken bu yaz çalışma yapılabilecek. uygulamanın sağlıklı olabilmesi için de dersliklerin 12-30 öğrenci sınırında tutulması da cabası.
anasınıfı branşında bir değişiklik yok. 4 yaşında gidilen yer anasınıfı değil kreştir. kreşlerin eğitim biçimi de tüzüğü de öğretmenlerinin donanımı da ayrıdır.
not olarak: bu sistem her koşulda bir tasarıdır ve tutmaması durumunda düzenlemeler yapılabilecekmiş. yani open source bir durumla karşı karşıyayız arkadaşlar. tüm illerde uygulanması ise 5-10 yıl alacak.
mini yorum: şahsi görüşüm hiçbir sistemin gerçekten bilgili bireyler yetiştirme kaygısı taşımadığıdır. okul ve sistemler çim biçme makinesi gibi iş yaparak birbirine benzeyen kişiler yetiştirmeyi hedefliyor. modern dünya bu düzene dayalı ve maalesef biz de modernleşiyoruz! dolayısı ile üzerinde tartışılması gereken asıl konu eski sistemden neden bu kadar çabuk vazgeçildiğidir. her ne olursa olsun istikrarlı şekilde uygulanan sistemler kendi kahramanlarını çıkaracaklardı. gözden kaçan ayrıntı istikrar olmalıdır bence.
bence bu dünyada eğitim, bildiğini ve eğitildiğini zanneden eğitimsiz bireyler yetiştirmek anlamına geliyor.
tıpkı demokrasinin, insanın kendini yönettiğini zannetmesi gibi..