kebaptan sonra, deniz kenarında, orgazm sonrası yakılan vs. sigaraların verdiği mutluluğu bilemezler. çok dertliyken yakılan efkar sigarasının, sevinçliyken yakılan keyif sigarasının, beklerken yakılan sabırsızlık ve merak sigarasının tadını bilemezler. lakin sabah kalktıklarında boğazlarının balgamla dolmasını, 2 adım yol yürüyünce kesilmeyi, maçlarda 15. dakikadan sonra iptal olmayı, gece nefes darlığı çekmeyi, oruçta iftara kadar açlığı susuzluğu umursamadan sigara kriziyle savaşmayı, hergün en az 6 milyonunu havaya üfürmeyi, ötv zamlarında lan daha ne kadar girecek korkusunu, allah korusun ileriki zamanlarda kolunun bacağının kesilmesini, felç geçirmeyi, kalp krizini ve bilimum kanser hastalığını da sigara içenlere nazaran bilme ihtimalleri çok azdır. zaten ikinci saydıklarımı bilmeyi kimse de istemez. ilk saydıklarımın da zaten zevkini bilmedikleri için yaşamamış olmak bir eksiklik duygusu hissettirmez. neyse uzatmayım her şeyin bedeli vardır. sigara içmenin bedeli kesinlikle verdiği zevke değmez ancak yine de içilir.
not:yazar bu entryi girerken aynı zamanda sigara içmektedir.