aşk

entry15846 galeri
    7929.
  1. Onu görüp gözlerinin içine bakamamak, bir merhaba diyememektir.
    Görmeyi bıraktım da adı geçtiğinde veyahut birine anlatırken damarlarında kan değil de buz gibi bir su dolaşıyormuş gibi hissetmek, tirtir titremektir.
    Sırf dersler, program uysun diye tüm paketleri inceleyip en muhtemel hesaplamalardan sonra ders seçimi için randevu almaktır.
    Binbir güçlükle (fakat senin için çocuk oyuncağıdır artık) ders programını öğrenip add/drop haftasında onun aldığı ders için kontenjan açılsın diye dua etmektir.
    Tüm aşk sözlerini, şiirlerini, şarkılarını, öykülerini ne kadar saçma gelse de tekrar ve tekrar duymak istemektir.
    O izlemiş diye bir filmi izlemek, o biliyor diye bir dili öğrenmektir.
    Sevdiği müzik gruplarının tüm albümlerini dinlemek, belki de onun bildiğinden daha fazla bilgi toplamaktır.
    Fenerbahçe’ye gram bile olsa sempati beslemeyi denemektir.
    Doğru zamanı geldiğinde ona vermek üzere bir defter tutmaktır.
    gülüşü, bakışı, sözü nasıl olabiliyor da seni altüst ediyor anlam verememek, tüm haftayı yüzündeki o aptal gülümsemeyle geçirmektir.
    Tüm bunları okumayacağını biliyor olsam da saçmalamak isteyişime engel olamamamdır.

    Belki içindeyken farkında değilsin sonunun nereye varacağının. Ve zaten de hiçbir gerçekliği algılayamıyorsundur. Ama bu illetin içine düşerken, girerken ufacık da olsa kıyıda köşede hesaplamışsındır sonrasında sana kalacakları. O çekip gidecek sen yine sana kalacaksın. Halbuki tüm hayatın o’ydu. Öyleyse sen yine onunla olacaksın. Her şey daha da çok acı verecek. Bitsin, çeksin gitsin senden isteyeceksin. Azalacak acı, yakmaya devam edecek ama. Sonra bir gün yine acıyı ertelemek adına belki de dindirebilirim umuduyla yine sonunu bildiğin bir yolculuk başlayacak. Yine de her şeye rağmen bu kez uçtuğun diyarlarda son diye bir şey olmamasını dilemekten başka çare ... ? çaresiziz!..

    ah şu zaman olgusu kimisi için nasıl bir ilaç olabiliyor senin için sem iken. Oysa nene gerek?
    0 ...