duyguların paramparça olduğu ve kesinlikle olayı kökünden bitirmiş, bir film.üzerine kurulan kelimeleri o kadar kifayetsiz ve anlamsız bırakıyor ki, yorum yapamıyor insan.al pacino,gelmiş geçmiş tüm dünya sinema oyuncularının eline öyle bir veriyor ki, oyunculuğu ile,adamı tam bir ilah yapıyor,poster astırıyor, limited edition dvd'ler aldırıyor.bazı sitelerden okuduğum yorumların %90'ı çok güzel.fakat diğer %10 dilimlik benim sinirimi acayip bozdu.çünkü %10'luk dilimin %9'u filmin müziklerine,diğer %1'lik dilim filmin senaryosuna laf atmış.şimdi %90'lık bir dilimde, %10'luk bir kesim çok komik kalıyor ama yapacak bir şey yok.filmi yeni izlememe rağmen,kendi kendime ,10 kera daha izleyeceğim diye söz verdim.filmde çalan soundtrack'ler kesinlikle aşmış ve zamanının en iyi müzikleri.insanı dinlerken, o kadar da güzel eskilere götürüyor ki.
adamlar da işleyecek konu var ,biz türk sineması olarak sadece ,sınav, 18 ler takımı, o şimdi asker, hababam sınıfının sinema versiyonlar*, dabbe, büyü tarzı filmlerden öteye gidemeyeceğimiz için böyle filmleri her zaman izleyeceğiz.hem de tekrar tekrar.dvd bozulana kadar.
burda al pacino'nun ellerinden öpmek lazım.çünkü kokain işine girmek çok kolay ama onun için de yaşamak çok zor,hayatı idam ettirmek zor..insanı nasıl da kasıyor o yeraltı'nda dönen işler.bu kokain ticaretinin taşşağını geçenlere tam kapak olsun.ister istemez , ekran karşısında, " ulan ben olsam, yok yok ya hayı abi ya ,ulan büyüksün be " dedirtiyor.
kısacası bu film gelmiş geçmiş en iyi filmerden birtanesi,hatta o birtanelerin bile başını çekiyor.türk sinemasına değil dünya sinemasına sahip çıkalım.