kurduğu her bir cümleyi ses tonuyla, söyleyişiyle hissettirir. ingilizcenin yetemediği yerde ses tonundan anlarız ne hissettiğini.
"You are my sunshine, my only sunshine
You make me happy when skies are gray
You'll never know dear, how much I love you
Please don't take my sunshine away"
ayrıca kendisi gibi aşık olabilmeyi dilediğim büyük adam.