izlerken belirli sahnelerde yardıran, arkadaş arasında sohbet halinde her sahnesine yarıldığımız ultrasüper dizi. 51. bölümünde akıllara kazınılacak bir çok sahne barındırmıştır.
--spoiler--
öncelikle şu "leyla" isim olayını kafasına takanlar için diziyi biraz da analiz yaparak izlemelerini öneriyorum. mecnun karakteri kafası çabuk karışan ve çok kompleks düşünemeyen bir karakter olarak yazılmış. yani sedefin asıl isminin leyla olduğunu öğrendiği bölümün öncesinde fuzulinin yanında çölde yürüyememişti. bunu leyla'sız olmasına bağlamıştı. sedefin adının leyla olduğunu öğrenince de yeni hikayesinin bu olacağını düşündü. nurtenin yeğeninin adının leyla olduğunu öğrendiğinde verdiği "bu muymuş yani hikayem?" tepkisi gibi.
51. bölümün başında sedeften bi kaçma sahnesi vardı bankta. çünkü kafası karışıktı. acaba hangisi doğru hikaye diye düşünüyordu. hangisi doğru leyla? çok fazla karışık düşünemeyen karakterimiz hakkı dayımızın öğüdü sayesinde bir karar vermeliydi. o yüzden dizinin tüm 50 bölümü bu bölümün sonuyla nefis bağdaşmıştır. ilk leyladan son leylaya kadar mecnunun olaylara verdiği basit tepkilerin değişmemiş olması bu dizide görülmesi gereken en önemli ayrıntıdır *.
ne kadar aşk filmi izleseniz de ne kadar çok şiir okusanız da hiç biri bu soru kadar etkili olamaz kanımca:
"eylül, beni neden sevmedin?"
ve bu bölümün en önemli sahnesi mona ismail. harbiden bir yarısı gülüyor bir yarısı üzülüyor adamın. parmağınızla kapatın görün. https://twitter.com/# !/TTListe/status/184369137068421120/photo/1/large
--spoiler--
