Filmi sonunda izleyebildim.
Netleştiremediğim fikirlerle ayrıldım filmden.
Bazı sahneler beklediğim kadar güzel bazı sahneler beklenmeyecek kadar kötüydü. Yer yer gözlerim doldu, yer yer gerildim. Genel anlamda beğendim çok basit hatalar yapılmasa veya eksiklikler tamamlanmış olsaydı çok daha iyi bir film olurdu. Neden böyle olduğu konusundaki fikrim ise film daha uzun çekildi muhtemelen ve kesilen sahneler nedeniyle bu eksiklikler filmi haketmediği kadar kötü gösteriyor. Filmi izleyebilecekler olduğu için detayları aşşağıda açacağım.
7,5/10
Filmi izlemeyip izleyecek olanlar buradan sonrasını okumasın.
Film 2,5-3 saat reklamlar falan net olarak hesap yapmadım. Girişi olayı kısa bir özet şeklinde anlatıyor. Tahta ilk çıkışı ve inişi çok detaysız işleniyor, neden ve nasıl tahttan indiğini bilmiyoruz. (Film izleyicisi) Bu bilgi devamı olarak sürekli Çandarlı Halil paşa hainmiş gibi bir algıyla izliyoruz filmi ama filmin bi yerinde öldürüleceğini düşününce hain olmadığını fısıldıyor kulağımıza. Sanki filme biraz entrika katılsın diye böyle bir done eklenmiş gibi. Gerçektede fetihten sonra tutuklanarak bir süre sonra idam ediliyor. (Çandarlı ailesi uzun süre Osmanlı hanedanı içinde ve devlet yönetim kademesinde yer aldığı için askerler üzerinde büyük otorite sahibi, F.S. Mehmet o yaşlarda istanbulu fethetmek için hazırlıklara başlayınca tahttan feragat etmesi sağlanıyor 2.Çandarlı Halil paşanın barışçıl politikaları desteklemesi nedeniyle)
Bence film daha uzun süreli çekilmiş ve 1. bölüm 2. bölüm olarak yayınlanacaktı fakat maddi kazanç için 2 parça vizyona girdi denir ve film tutmaz korkusuyla bir çok sahne kesilmiş. Yoksa senaryonun bu kadar kopuk ve ani geçişlerle yazılmasına pek imkan vermiyorum. F. S. Mehmet filmde aciz bir kişi gibi görünüyor eleştirisine sebep olan durum bence bundan ibaret. Çünkü filmin başlarında Bizanslılar onun hakkında konuşurken onu hafife almayın mühendislik okudu gibi bir ifade yer alıyor fakat film içerisinde bu mühendisliğine dair hiç bir görüntü yok. Rumeli hisarının yapımındaki gibi, Gemilerin karadan yürümesi, Şahi topunun çizimi, Lağımcıların tüneli gibi bir çok olay var ve bu olayların hepsi birden bire ortaya çıkıyor, bunların plan sahneleri yayınlanmış olsa yarattığı acizlik duygusu asla olmayacaktı. Bence Devrim Evin güzel bir oyunculuk sergilemiş senaryo gereği pasif kalmış. Ulubatlı Hasan'ın oyunculuğu ise o kadar iyi gelmedi bana. Evet filmde asıl rolü o kapmış ama abartılı bağırmaları beni rahtsız etti. Aşk öyküsü ise tamamen film olduğu için içine serpirtirilmiş sahnelerdi. Akşemseddin filmde hiç yer almasaydı daha iyiydi anlamsız bir gülümsemeyle ortada dolanması eğreti durdu. Eyüp Sultan Hz. kabrini göstermesi ve neden orada olduğunu hatırlatması güzel sahneydi, hafızam yanıltmıyorsa o çift gövdeli ağaç bugün Fatih Sultan Mehmetin türbesinin hemen yanındadır.
Müzikler gayet iyi fakat Şehit cenazeleri defnedilirken fonda Allahuekber Allahuekber La ilahge illallah müzik olarak yer alıyor müzik yerine ses kullanılsa çok daha etkili olurdu.
Rumeli hisarı bittiğinde boğazdan geçen bir gemi uyarılıyor ve durmayınca batırılıyor böyle bir filme çizgi filmde bile olmayacak kadar amatör bir görüntü konması tamamen saçmalıktı. Yine devamında boğaza giren 3 gemi ise ne oluyor lan dediğim bir sahne oldu ne başı ne sonu belliydi. Detone bağırma sahneleri ise aynı saçmalıktaydı. Madem elinde gemi sahnelerini çekecek teknik alt yapın yok bu sahneleri koymak yerine sadece Padişah otağında veya savaş alanında iken haber vererek geçiştir boş yere eksi puan toplama.
Bu hatalara rağmen beğendim yeni filmlerde bu tip amatörlükler azalacaktır ne olursa olsun bizim için bir ilk filmiydi ve bence sınıfı iyi bir puanla geçti.