göze perde inmesi gibi. olduğu gibi değil, olmadığı anlamlar ve sıfatlar yükleyerek her şeye ve her olaya rağmen kabullenmek. sorgulamadan, yargılamadan, görülse de algılamadan sadece salt olarak 'istemek' demek. istemek dediysem sadece cinsellik olarak değil, hatta bazen cinsellik dahi olmadan sadece O'nu 'istemek' demek. hatta 'yanımda olsun' değil 'yanında olayım' bile diyebilmek. tüm karalarını bembeyaz görebilmek, ölümüne sahiplenmek, futursuzca bağlanmak. uçurumun köşesinde olduğunu bile bile, düşünce sadece dizlerin, avuçların değil kalbin, beynin, anılarının zarar göreceğini bile bile gerinip koşarak uçuruma atlamak gibi. güneşin ve ayın tamamen ona bağlı olması, renklerinizi avuçlarında barındırması gibi.. tek bir damla su olup rakıya dalmak gibi. aşık olmak, yaşanası ancak tekrarlanmayası tehlikeli bir şey.