daha ilk okuldayken başlar bu süreç.
batıdan zorunlu görevle doguya gelen hocayla başlar herşey.
ögrenci hiç bilmediği bir dil konuşan hocayla karşılaşınca afallar hocada aynı durumdadır hem kendi isteği ile gelmemiştir hemde aldığı eğitimde türkten başkası yoktur.
bu bilinmeyen dil konuşanlar da kimdir diye düşünür. bakar bakar tarihte böyle bişey bulamaz.
o zaman yapacak tek şey vardır diye düşünür yıllarca şişirilen türklük egosu ve damarlarındaki asil kanla başlar küçücük çocukları türkleştirmeye.
ilk ders ne mutlı türküm diyenedir arkadan ırkının farkında olan küçük bir ses kısık şekilde kürdüm der. kılıçlar çekilir kalkanlar çarpışır hocanı çocukla imtihanı başlar
öğrenci yenilir lakın kazanma şansıda yoktur zaten. ögrenci dağa, hoca yola devam.
öğrenci çğrenir türkçeyi ama isteği ile severek olmadığından başlar suçlamaya sistemi lakin haklıdırda kafasına vurula vurula öğretilmiştir türkçe. bide bu kadar emeğine ragmen batıda aksanıyla alay etmesiyle karşılaşır.
dayanamaz isyan başlar yine kılıçlar çekilir kalkanlar çarpışır yitirilen insanlık olur. teröristler ve yurtseverler karşılarında faşistler ve vatanseverler görür.