önce arkadaşlık, peşinden sevgi ve en son aşk sıralamasıyla gelirse hayatın en mükemmel duygusudur. ancak direkt dosdoğru aşk olarak gelirse bittiniz demektir. çünkü aşık olduğunuz kişi nasıl biri, yalancı mı, çapkın mı, karaktersizin biri mi bilmeden tuhaf şekilde çarpılmışsanız b.ku yemişsiniz demektir. önce sadece arkadaş olduğunuz zaman karşınızdakini tanıma imkanınız vardır. akıl değerlendirir, vicdan tartar. ve siz zamanla tanırsınız. tanıdıkça severseniz. en iyi zamanlarınızda yanınızda olan bu kişi, en kötü zamanlarınızda da sizinle durur. ilk fırsatta kaçıp gitmez. dağ gibi arkanızdadır. sırtınızı yaslayıp derin bir nefes alır ve gözlerinizi kapatırsınız. sonra bir zaman gelir bir bakarsınız ki bu kişi artık sizin gözleriniz olmuş. ruhunuzu okşarken sizi incitmez, sizi üzmez. daha doğrusu bile isteye yapmaz bunları. sadece ve sadece ona layık olmaya çalışırsınız. her sözü o kadar doğru ve gerçektir ki içinizde hiçbir şüphe yoktur. her şey olması gerektiği gibidir. iki insanın arasında olması gerektiği gibi bir aşkınız olur. emekleriniz, sabrınız, zamanınız asla boşa gitmez. sizden aldığı her şeyi hakeden bu kişiye teslim olursunuz. işte aşık olmak böyle bir şeydir. birçok zaman aşk ile bazı hevesler birbirlerine karıştırılır. ama gerçekten aşıkken hissedilmesi gereken hisler kayıtsız şartsız bir güven ve aidiyet duygusudur. bunun aksi bir his var ise içinizde bırakın gitsin. asla mutlu olmazsınız. onun adı da aşk değildir başka bir şeydir.
