ne farkın kaldı (bkz: rasim ozan kütahyalı)dan? halbuki daha dün seni ondan ayıran özelliğine dem vurmuştum sözlüke.
yazıklar olsun sende korktun değil mi? iki tane imamdan tırstın. ne olurdu adam gibi dik duraydın da deseydin ki; "ne oldu birilerinin zoruna mı gitti garban bir tinerci?" diyemedin değil mi; burda hatalı olan ben miyim, bu tinercinin konuşmasından gocunanlar mı? soramadın değil mi bunları?
kendisine "yazıklar olsun" demek istediğim insan, zira gözümde haberci olarak bir değer taşımamaktadır.
insan olarak da pek bir ehemmiyeti kalmamıştır. bunca insan sindirilmeye, bastırılmaya, korkutulmaya çalışıyor ve sesleri sizinkinden kat be kat daha az çıkmasına rağmen, geri adım atmıyor ya sen, siz, hepiniz? sizin elinizde milyonlara ulaşmak için medya gibi bir güç var. ne yapıyorsunuz peki onunla?. her ne kadar sizin elinizde değilmiş gibi gözükse de, isterseniz daha az maaş ile başka kanallarda bu işe devam edebilirsiniz, neden hemen geri adım atıyorsunuz da bu seçeneği kullanmıyorsunuz?
ha parayı, şerefinize tercih edip, bu kadar laf yemeyi göze alıyorsanız, diyecek birşey yok. inşallah sözlükleri okuyorsunuzdur. burda sizler için mükkemmel derecede objektif yorumlar var. çevrenizdeki insanların bile siz esöylemek isteyipte söyleyemedikleri, kendinize bile itiraf etmeniz grektiğinde, kafanızda konuyu geçiştirdiğiniz şeyler!!!
ne demek istediğimi anlamışsındır umarım sayın özdemir. bu yazıyı okuyacağını düşünüp, direk sana yazıyorum. inanıyorum ki bu korkaklığın ve acizliğin için çok fazla pişman olacaksın, hani insanın " keşke orda öyle yapmasaydım!" dediği anlar vardır ya, büyük ihtimalle bu da senin o anın olacak! hep için içini yiyecek ve canın sıkılacak, "bunca yıllık emeğimi nasıl da kendi kendime mahvettim" diye. nasıl dik duramadım zulme karşı, baskıya nasıl direnemedim diye çok hayıflanacaksın ama sende biliyorsun ki artık yapacak pek fazla birşey yok. geçmiş ola, bu saatten sonra yolun açık hocam... sırtın yere gelmez!