hiçbir zaman popüler biri olmadım.
yani ne facebook'umda 398 arkadaşım oldu, ne twitter'da 1014 kişi tarafından takip edildim.
formspring'te bile en fazla 19,5 takipçim oldu.
"'keşke benimde kendimce bir kitlem olsa' düşüncesi hiç mi geçmedi kafandan ?" diye sorulabilir pekala.
hayır geçmedi.
ama şu oldu; burada yahut diğer sözlüklerde sözlük kullanıcılarının sayfa adreslerini paylaşırken taşıdığı özgüven varya, işte ona imrendim.
arkadaş 13 takipçisi olan bir hesabın adresini paylaşabilecek medeni cesarete sahip...
nasıl imrenmeyeyim ?
lakin bir sıkıntı var. var bir yerlerde bir sıkıntı.
tanımadığı insanlar onu niye takip etsin ? yazdıkların hoşlarına gittiği için. o yazmış mı ? hayır. hiçbir halt yazmamış. maç yorumlamış. iki abaza geyiği yapmış. ve o yazamadıklarıyla takip edilmeyi talep etmiş.
yok sözlüğe adresi yazma sebebi tanıdığı insanlarsa gereksiz bir eylem bu. tanışıyorsunuz. başka mecralarda özel olarak bildirebilirsin kendilerine.
Niye sözlüğe yazıyorsun ?
az önce uuserların twitter sayfaları diye bir başlık takıldı gözüme. 2616 girdi var. hadi bir kaç defa girenleri çıkaralım. minimum 1558 tekil girdi var orada.
üşenmeyip tüm linklere tek tek bakasım var.
adım kadar eminim %81'inin 52 takipçisi bile yoktur.
yani bu "%81 ve 52 kullanıcı" hesabını yapınca anladım ki; bu adamların durumu özgüvenle açıklanabilecek kadar basit değil. bu kadar şey yazdıktan sonra ciddi ciddi bir tespitte bulunacak değilim.
psikolojik bir tespitim yok yani.
bir gözlemimi paylaşacağım. itiraf edeceğim.**
bu adres paylaşanlar var ya**, %84,6'sı beğenilme arzusu ile yanıp tutuşan hayatında bir tarlaya gübre olamamış**gerizekalılardan oluşuyor.