yıllardır ki bir kılıcım kapalı kında,
kimsesizlik dört yanımda bir duvar gibi;
muzdaribim bu duvarın dış tarafında,
şefkatine inandığım biri var gibi.
sanıyorum saçlarımı okşuyor bir el,
kıpırdamak istemiyor göz kapaklarım;
yan odadan bir ince ses diyor gibi gel!
ve hakikat bırakıyor hülyamı yarım.
gözlerimde parıltısı bakır bir tasın,
kulaklarım komşuların ayak sesinde;
varsın yine bir yudum su veren olmasın,
baş ucumda biri bana 'su yok' desin de!