fenerli dostların kendi takımlarını savunurken kullandıkları argümanlara bakıyorum, okuyorum, gülüyorum.
kimse sizin fenerbahçe sevginize bir şey demiyor. elbette takımını seveceksiniz, farklı bir yere koyacak, ona önem atfedeceksiniz. normaldir bu. her takım tarftarı aşağı yukarı böyle şeyler hisseder. ama yine takımınızı ve kendinizi özel hissedeceksiniz; selçuk şahin'in çubuklu formayla verdiği duygusal bir bakışı akıllarınıza getirin. çok romantik oldu bu, göz yaşlarınızı tutamazsınız siz şimdi.
yalnız buradaki mesele başka. içinde bulunduğumuz sezon -fenerbahçe şike yaptı ya da yapmadı- fenerbahçe'yi nasıl kurtarsak sezonudur. lig statüsü değişikliği, cezaların indirilmesi, 58. madde vs. arada fenerli arkadaşlarla konuşuyorum, acayip dolular, dokunsan ağlayacaklar. böyle arada 'düşürün lan bizi' diye çıkış yapanları da oluyor. idare ediyoruz, sakinleştiriyoruz falan ama bokunu çıkarıyorlar afedersin. bir de hep bi büyüklenmeler. ben hep diyorum siz kendi dünyanızda büyüksünüz ama bi kendinize gelin. yok biz böyle büyüğüz, yok şöyle büyüğüz la bi susun. suçlanan siz, en çok bağıran siz. düşmemek için yırtınan siz, düşürün bizi diye yırtınan siz.
aziz yıldırım mektupları olmadan ne diyeceğini belirleyemeyen bir kulüp haline gelmişsiniz. burada kalkıp da yok 50 bin kadın taraftar, yok en popüleriz. böylesini de ilk defa duyuyorum ya neyse: popüleriz biz.
hala ali koç'un bizi düşürün açıklamalarını gerçek sanıp; kimsenin götü yemedi lafını kullananlar var aramızda. yeminlen acıyorum bunlara. kendiniz çekilseydiniz ya ligden niye böyle federasyon kapılarında medet umar hale geldiniz? madem erkeklik yapacaksınız adam gibi yapın. bu haksızlığa tahammül edemeyiz deyin. şampiyonlar ligi'ne trabzon'un gönderilmesini nasıl yedirdiniz kendinize? ulan resmen kapı dışarı oldunuz? nasıl büyüksünüz lan siz. çocuk gibi aldılar elinizden, bir şey yapabildiniz mi? siz hala büyüklük rüyaları görün.
madem bu lig sizden ibaret, madem siz olmazsanız olmaz, en güçlü, en popüler, en böööyyük sizsiniz, madem haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsunuz ve madem dürüstlüğünüze, şike yapmadığınıza inanıyorsunuz; o zaman siz camia olarak bu duruma nasıl katlanıyorsunuz. böyle büyüklük mü olur? ayağa düştünüz resmen.
farkında mısınız bilmiyorum ne zamandır mağdur edebiyatı yapıyorsunuz. bu zaten var olan bir eziklik psikolojisini kalıcı hale getirmekten başka bir işe yaramaz. bir galatasaraylıdan akıl almak acı gelecektir size biliyorum ama bu süreçte ya hiç konuşmayacaktınız ya da konuştuğunuzda herkesi susturacaktınız. siz çok konuştunuz hiç bir şey yapamadınız. kusura bakmayın; işte sizin büyüklüğünüz böyle bir şey.