yazıma, ıssız bir yoldan geçerken kafama düşen şeylerle başlayıp işte öyle bir şeyle bitirmek istesem de bunu yapmamı engelleyen bir adet iyilik meleğini (- ki kendisi hala "kapat şu sözlüğü. finaller bitsin dadanırsın dilediğin gibi. uzun uzun şeyler de yazma bak zamanın kısıtlı. sınavda onlardan sormayacaklar sana*" diye kafamın etini yemektedir.-) ve de "haydi yaz yaz yaz laylaylay. bak şu başlık tam senlik. atıp tutuyodun yazar olsam onu yaparım şöyle yazarım diye, hadi o zaman yaz!" nidalarıyla sözlüğü açık tutmamı sağlayan bir adet şeytanı* iki yanıma oturtan talihsizliktir.