kaynağı " Ey inananlar! Cuma günü namaz için çağrıldığı(nız) zaman, Allah'ı anmaya koşun, alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. " (cum'a suresi 9. ayet olan söylemdir. )
"burası tanımdı es geçmemek lazım"
gelelim denileceklere;
efendim elmalılı hamdi yazır mustafa kemal atatürk tarafından bizzat kur'an tefsiri hazırlamakla görevlendirilmiş bir alimdir. ortaya koyduğu eser hem kemal atatürk'ün hem de meclisin onayını almıştır. yani bu tefsirdeki ifadeler bu anlamda "laiklik" ilkesini pek de sarsmaz sanırım.
bu tefsirin internette birçok linki mevcut olduğundan burada oradan sayfa sayfa yorum alamaya da gerek duymamaktayım. ama şu kadarını mealen ifşa edeyim; "bu tefsirde değil ayetin tartışılması, hakkında olumsuz veya temel anlamını sarsacak en ufak bir ima bulunmamaktadır. tefsirdeki yorumlar cuma vaktinde zaten cumaya gidilmesinin mecburi olduğu sadece gidişin hızlı adımlarla mı yoksa normal hal ile mi olacağı yönünde..."
bu satırlardan sonra bazı noktalara temas etmek de farz oldu. *
1- cuma vakti inana insanlar için cumaya gidilmesi gereken bir vakittir...inanmayanı bağlamaz.
2- cuma vakti ile devlet memurlarının öğle arası izinlerinin çoğunlukla çakışması acaba laikliği temellerinden çatırdatmakta mıdır?
3- diyanet işlerinin emri altındaki müftülükler açıklamalarını kafadan mı yaparlar yoksa üst kurumlara danışırlar mı?
4- suç olsa kamu davası ve idari soruşturma açılmaz mıydı?
5- atatürk laiklik kavramını anayasaya koyarken, sizden daha mı saftı da, çelişkiye düştüğünü göremedi?
6- yoksa çelişen atatürk değil de, kafası karışan insanlar başkaları mıydı?
6- laikliğin arkasına geçip sallamak kaç şukela getirir?