carlos carvalhal

entry409 galeri
    161.
  1. bir teknik adam'in özellikle türkiye'de takimla tek yumruk olmasi, gerektigi zaman otoriter, gerektigi zaman arkadas olmasi önemli bir faktördür. carvalhal'da da bu özellik fazlasiyla var. rakiplerini cok iyi analiz edip, nasil etkisiz hale getirecegini bilen, kulübün ve arma'nin degerini ve herkesten önce geldigini bilen, kendisini ülke'ye ve calistigi kulüple bagdastiran birisi carvalhal. ülke'yi de, besiktas'i da seviyor her seyden önce...

    kanaatimce lig nasil biterse bitsin, sezon sonuna kadar, hatta bir kac yil daha besiktas'in bir numarali teknik patronu olarak kalmali. hazir takim iyi form yakalamisken, sistem oturmaya baslamisken, bu adama "anlasmamiz böyleydi! hadi sana güle güle!" demek abesle istigaldir. sonucta önemli olan besiktas'in basarisidir ve bu adam da basariyi saglamistir. her üc günde bir mac cikaran bir takimi, iki alanda da yukarida tutmayi basarmistir...

    tayfur havutcu'ya gelecek olursak: daha önceki entrylerimde de, kendisini ne kadar cok sevsem de, besiktas'in patronu olmasi icin daha cok firin ekmek yemesi lazim demistim. sonucta gecen sezonun sonlarina dogru basa gecti, bize de hayirli olsun demek kaldi. "hep destek, tam destek" deyip arkasinda durduk... şike meselesi falan derken, tayfur (haksiz bi sekilde) metris'in yolunu tuttu ve bu kendisi icin, tabii ki büyük bir sanssizlikti. tayfur sonunda metristen cikti ve simdi de isleyen bir sistemi sallayarak "hadi hocam. üc mac sonra bu takim senin!" demek, besiktas'a büyük zarar verir. verilen bir söz var dogrudur, ama besiktas herkesten ve her seyden önce gelir ve bir rehabilitasyon merkezi degildir!!!

    hatta iddia ediyorum, benim tanidigim yildirim demirören, eger tayfur cezaevine girmeyip takimi calistirsaydi ve bu üc günlük mac periyodunu kaldiramasaydi (ki yüksek ihtimalle kaldiramazdi) coktan kapiyi göstermisti.

    besiktas şike davasi yüzünden cok sanssiz bir dönem gecirdi ve bu kadar sanssizliklarin arasinda carvalhal diye bir adam cikip geldi. portekizli diye elestirildi, daha cömez diye elestirildi, yedek hoca diye elestirildi, guti yüzünden elestirildi ve bu adam hic bir seye kulak asmadan basariyla isini yapti. bu adama bir cok kez ayip ettik. en büyügü ise yedek kulübesine tayfur havutcu maketi koyup, kendisine takimin gercek patronu tayfurdur mesaji verdik. adam aldiris etmeyip, alcakgönüllülükle bu makedin yaninda poz verdi. "ben zaten yarin yokum" deyip, parayi düsünmedi, isini yapti!

    sonuc olarak bu kadar sanssizligin icinde carvalhal bir sanstir. bunu degerlendirmemiz lazim.

    ve bir gercekte sudur ki, yarin öbürgün tayfur basarisiz olursa, yönetim tekrar bu adamin kapisini calacak. bundan adim gibi eminim.

    not: carvalhal türkiye'de kendisini kabul ettirmistir ve bir gün besiktas'tan ayrilirsa eminim ki bircok türk takimiyla lucescu, daum, denizli gibi adi anilacaktir.
    0 ...