en kudretli olduğu dönemde gerekli manevraları yapamamış olması büyük bir hatadır. milli birlik komitesin içinde yer aldığı süreçte o kadar kudretlidir ki hareketin başındaki cemal gürsel ve cemal madanoğlu gibi ismet paşa'ya peygamber gözüyle bakan iki generali hop oturtup hop kaldırmaktadır.
cemal madanoğlu hatıralarında türkeş'in gücünü şöyle anlatır: "türkeş kurmay albay, lakin komite içinde o kadar güçlüydü ki karar alınacağı zaman oylamaları 13'e 27 hep biz kaybediyorduk. cemal paşa'ya dedim ki (cemal gürsel'e diyor) biz yaşlıyız akşam saat 7 olunca evimize gidip yatıyoruz, türkeş öyle değil, bize göre daha genç, sabaha kadar çalışıyor, komite üyelerini ayartıyor. sabah geliyoruz bir bakıyoruz ki komiteye 3-4 yeni eleman katılmış hepsi de türkeş'in adamları. böyle giderse tüm gücü türkeş'e kaptıracağız. türkeş ipleri eline alırsa menderes'i kurtarır, idam kararlarını engeller, sizi ve bizi emekliye sevkedip genelkurmay başkanı olur. cemal paşa -önerin nedir diye sordu- o bizi tasfiye etmeden biz onu edelim dedim. emekli edip sürgüne gönderelim. tamam dedi. gece vakti türkeş'in evinin önüne askeri yığdık. sabaha karşı tasfiye kararını kendisine ilettik, hindistana gönderttik. ondan sonradır ki istediğimiz her kararı komite içinde rahatlıkla çıkarttık. yalnız türkeş'ten kurtulduğumuzu sandığımız bir anda sillahlı kuvvetler birliği (cevdet sunay'ın başını çektiği) adında başka bir komite gelip bizim ipimizi çekti"
kudretliydi ama farkına varamamıştı. eline çabuk tutup cemal gürsel, cemal madanoğlu ve ismet paşa'yı tasfiye edip sürgüne göndermeliydi ama yapamadı. bir de "bizim islam davamız yoktur" açıklamasıyla muhafazakar milliyetçileri kendisine küstürmüştür.