Ben de özür dilemiyorum. bu gayet te devleti tanımayıp devletin yaptığı köprüleri havaya uçurup orayı korumakla görevli askerleri şehit eden bir asinin isyanının bastırılmasıdır. elbette kurunun yanında yaş ta yanmıştır. bu kabul. ancak fransızların desteğiyle isyanı çıkaran seyit rıza'nın dersim'de resmen terör estirdiğinden, nerdeyse her gün köy basıp kendisine direnenleri öldürdüğünden * ve hayvanlarına el koyduğundan, hatta çevre illere soygun ve talan amaçlı saldırılar düzenlediğinden bahsedilmez. ayrıca yazar sinan meydancumhuriyet tarihi yalanları kitabının 2. cildinde şundan bahseder:
"Atatürk ve ismet inönü, doğrudan 1. Dersim harekatından (1937) sorumludurlar. 1. Dersim harekatında ölenlerin sayısı 265 kişidir. (Bkz. 1937 tarihli ingiliz raporu ve genelkurmay kaynakları).
2. Dersim harekatında (1938 yazı) ölenlerin sayısı 2500 kişi civarındadır. (Bkz. 3. Müfettişlik raporu, ingiliz raporları ve genelkurmay kaynakları, 1935-1940 nüfüs oranları).
1938'deki 2. Dersim harekatında... Cumhurbaşkanı Atatürk hastadır. ismet inönü de başbakan değildir; inönü, Atatürk tarafından 1937'de başbakanlıktan alınmıştır. 1938'de Celal Bayar başbakandır. Dersim harekatından dolayı inönü'ye saldıranların, asıl kayıpların verildiği 2. Dersim harekatının baş sorumlularından Celal Bayar'a hiç ses çıkarmamalarının nedeni nedir dersiniz ?
Celal Bayar'ın daha sonra Adnan Menderes'in yoldaşı olup DP'nin * kurucularından biri olmasının bunda rolü var mıdır acaba? Ne dersiniz?
(Cumhuriyet Tarihi Yalancılarına sorsanız Dersim harekatındaki kayıplar, 40 bin ile 100 bin arasındadır. Bu hesaba göre bütün Tunceli halkının öldürülmesi gerekirdi. Ne diyelim: Allah akıl, idrak, vicdan versin!...)
Ayrıca 2. Dersim harekatında köylerin yakıldığı doğrudur. Ancak yakılan bu köyler, 1934 iskan kanununa göre iskana kapalı köylerdir. Buralarda yaşayan problemli aşiretler Batıya göç ettirlmiştir. Dersimde köyler bombalandı yakıldı, diye duygu sömürüsü yapanların köylerin boş olduğundan haberleri yoktur maalesef.
Son olarak fanatik bir Türk düşmanı ve Dersim isyanın elebaşlarından olan Nuri Dersimi'nin ve ihsan Sabri Çağlayangil'in * Dersim'de zehirli gaz kullandığı yönündeki iddiaları tamamen propagandaya yönelik bir yalandır. Çünkü Türkiye'nin o dönemde elinde zehirli gaz yoktur.
Ayrıca Hatay meslesi ve boğazlar sorunu gibi nedenlerle bütün dünyanın gözlerinin Türkiye üzerinde olduğu bir dönmde Türkiye eğer gerçekten de zehirli gaz kullansaydı, dünya Türkiye'yi rezil ederdi. Bu da tamamen yalandır.
