bu vatan için canını vermiş binlerce insanı düşünüp onlara üzüldüğünü söyleyen bir vicdanın sesi olmadığından eminim.
gençliğinin baharında vatan borcu adı altında baba ocağından alınıp anasının içine ateşi kendisini ise toprak altına veren bu düzen içerisinde hangi vicdanı ret ?
vicdani ret konusunda öncü ülkelere bir bak ,almanya danimarka belçika, acaba hangisi işgal altında kalmış ? acaba hangisi vatanlarını kan üstüne kurmuş ? o ülkelerin toplumuna özgü bir durum olabilir veya 72 milletten oluşan kuruluşu kağıt üzerinde olan bir amerika da durum uygun olabilir ama bayrağının rengini vatanı kurmak üzere canını veren kanını akıtan insanlarımızdan alan bir ülkede vicdani ret ten bahsetmek vicdansızlıktır.
yarın ülken işgal edilirse düşmana ben vicdanen bu duruma itiraz ediyorum dersin, oda tamam kardeş sen şöyle ayrıl der zanneden zihniyet sahipleri, bizlerde o askerde mutluluk içinde zaman geçirmedik, anamızdan sevdiğimizden işimizden uzakta kimimiz 5 ay kimimiz 15 ay uzak kaldı, askeri sistemin mantıksızlıklarını bizde görüyoruz ama çözüm askerliği adam gibi bir hale getirmek vicdani ret gibi düzenbazlıkla atlatmak değil.
son olarak eşcinselim deyip askere gitmeyen adama vicdani retçiden çok daha fazla saygım var, kaldı ki bazı eşcinseller bile sessizce askerliğini yaparken ruhen ibnelik ile çoğunluğun yaptığından kaçmak ne kadar şereflice ?