yazarların gelecekteki çocuklarına yazıları

entry223 galeri
    94.
  1. sakın acele etme… ve hiçbir şeyi geçme… gözünün gördüğü her şeyden az da olsa bir tat kalsın dilinin altında… önce huzurlu ol, kendin için… bulunduğun yeri kendine uyduramıyorsan sen oraya uy, bil ki mekânı yaşanır ya da kaçılacak kılmak tamamen senin elinde...
    bol bol müzik dinle, aklına ne gelirse yaz, hafıza nankördür, yazmak yaşadıklarını unutmamanı sağlar ve çokça oku… ucuz aşk romanlarından, masal kitaplarına, tarihten edebiyata ne bulursan oku… 30 unda bile masal kitabı bulunsun başucunda ve her daim çizgi film seyret. sanatın bir dalı ile mutlaka yakından ilgilen… resim yap, bir alet çal, fotoğraf çek… ne olursa olsun, ama birinden birini mutlaka seç...
    her sonbahar oturduğun şehirdeki ilk yağmuru sakın kaçırma… çık dışarı, yürüyebildiğin kadar yürü… en sevdiğin sanatçının konserini ne olursa olsun kaçırma… kaç yaşında olursan ol, mutlaka kartopu oyna, evde tek başına geç aynanın karşısına dans et…
    sevdiğin sanatçıları mutlaka sahnede izle, sahne sanatlarından birini de mutlaka yakından takip et… hayatında en az bir defa dalından meyve koparıp ye, çimenlerin üstüne yat, hayvanlara yem ver… güzel yemek nerdeyse git tat, sokakta simit ye, sahilde balık tut… evinde kuş, kedi ya da köpek besle… kışın kar yağdığında pencerenin dışına kuşlar için ekmek, kapının önüne de kedi/köpekler için süt vs koy
    ruhunun ve vücudunun her daim temiz olmasına özen göster, çünkü her ikisinin de temizliği birbirine yansır… her daim bakımlı, şık ve özenli ol…
    hiçbir zaman arkana bakma… başına gelen en kötü şeyin bile çözümü vardır ve her acı seni birkaç zaman sonra daha da huzurlu yapar…
    kimseyi mutlu etmek için kendi mutluluğunu harcama, ama kendin mutlu olacaksın diye de sakın ki kimseleri mutsuz etme… insanların mutsuzluğu üstüne mutluluk kurulmaz, kimseyi aldatma, birbirlerini aldatanlara ortak olma, en önemlisi kendini aldatma… yalan söyleme, yemin etme, ama verdiğin sözleri her zaman tut, yerine getiremeyeceğin sözler verme… insanları memnun etmek için değişme… karşındaki kötü diye sen de o’na kötülük yapma, yolunu değiştir bir daha yüzünü görme, ama kendini sakın bozma, kin tutma, hırslarının çevreni ezip geçmesine izin verme…
    içinde hiçbir şeyi biriktirme, sıkıntılarını insanların yüzüne söyle, ikiyüzlü olma… ama açık sözlü olacağım diye de kimseyi kırma.
    ahlakın ile ilgili kimsenin senden hesap sormasına izin verme… her şeyi kendi vicdanınla hallet… kimsenin özel hayatına karışma, kimsenin de seninkine karışmasına izin verme…
    manevi ya da /ve de en kötüsü maddi çıkar için kimse ile aranı gönülsüzce iyi tutma… birini sevmiyorsan sana sağlaması mümkün imkânlar için o’na severmiş gibi davranma… ailen dışında hiç kimseden maddi en ufak bir şey bile talep etme… kimseyi kullanma, hiç kimseye yüksekten bakma…
    evleneceğin insanı seçmek için acele etme… kalbin ile aklının aynı anda konuştuğu gün doğru gündür… o gün geldiğinde gençlik döneminde yapılacak ne varsa hepsini ucundan kıyısından denemiş ol ki yeni hayatına aklında bir şey kalmadan başla… eşini seçerken maddi durumunu değil kişiliğini ve kalbini önemse… postacı da olabilir, mühendis de, doktor da olabilir, bankacı da… ne olursa olsun önce dürüst olduğundan, kimsenin ekmeğine göz koymayacağından, evine haksız kazanç sokmayacağından emin ol… mesleği olmayan, her işi yaparım diye etrafta gezen, kazandığı paranın nerden geldiğini anlatamayan, çok param var edası ile ortada cüzdan gösteren, sana pahalı hediye alan, belinde silah taşıyıp yanında kavgaya girenlerden, hayatında bir kez bile nedeni ne olursa olsun bir kadına el kaldırmışlardan, hayvanlara eziyet edenlerden, vatanını sevmeyenlerden, rüşvet alıp insanları dolandıranlardan uzak dur. eş değil, arkadaş seçerken de bunları unutma.
    sen de mesleksiz olma… çok para kazanacağın değil mutlu olacağın bir işin olsun… ve mutlaka eğitimini gördüğün meslekten para kazan… bu yüzden tercihini düşünerek yap… sanatçı ol, memur ol, terzi ol, mühendis ol… hangisi olursa olsun önce severek yapacağından emin ol, o sevgi sana maddi kazancı da beraberinde getirir...
    kötü gün dostu olmak çok kolaydır… cenazelerde kalabalık yapmak, hastanelerde on dakikalık ziyaretlerle vicdanını rahatlatmak… iyi gün dostu olmak için çabala… insanlara ölüyken ya da hastayken değil, yaşarken değer verdiğini göster…
    hayvanlardan bitkilere doğa ne verdiyse hepsini sev… onlar senin için yok bu hayatta… hepimiz birbirimiz sayesinde yaşıyoruz…
    vatanını sev, büyüyünce göreceksin özgürlük adı altında ülkesine sırt dönenleri, sen onlardan olma…
    bil ki annen ve baban da dâhil hiç kimse mükemmel değil… benim bu yazdıklarım içinde uygulayamadıklarım hala yontmaya çalıştığım kaba yanlarım da var… hatalarım da oldu, hala da olacak, senin de olacak… hata yapacaksın, yanılacaksın, üzüleceksin, sonra doğruyu görüp yeniden devam edeceksin… bunlar insan olmanın eğlenceli yanları… hiç korkma… yazdıklarımı uygularsan hayatın boyunca hiç üzülmezsin diyemem, ama sıkıntılarından daha az acı ile sıyrılabilirsin...
    çok güzel bir evde dünyaya gözlerini açacaksın, kuş sesleri ile uyanacaksın, her yer yemyeşil, mis gibi çimen kokacak… hepsini içine çek...
    ve emin ol ne yaparsan yap, başına ne gelirse gelsin bizim elimiz hep arkanda olacak…
    sana ..... dedik… ay gibi ışıltılı, parlak ol diye… adın gibi önün de hep aydınlık olsun… sen beni anne yaptın bana bu yeter. ömrün sağlıklı, uzun ve huzurlu olsun.

    not:ekim 2008 yılında dünyaya gelen kızım için yazılmıştır.
    0 ...