devrimci ile diktatörü ayıramayan zihniyet

entry8 galeri
    7.
  1. devrim olsun, diktatör-lük olsun sınırlarını fazlaca zorlayan, beraberinde anlam kaymalarına neden olan genişleme istidatlı iki kavram.

    devrim-ihtilal-iktidar birbirlerine çok yakınlaşmış, aslında kendi başlarına bağımsız ve derinlikli anlamları olan kavramlar.

    özellikle sol cenah, sosyalist iktidar olasılığını ve/ya iktidarı devrimle karıştırmaya çok meyyal. bunun temelinde 1917 yıllarında canlı olan dünya devrimi perspektifinin malum nedenlerle kaybolması sonrası meşhur tek ülkede sosyalizm anlayışının yerleşmesidir.

    devrim; dünya ölçeğinde sınıfsal ilişkilerdeki değişimdir. sınıfsız karakterli komünalden köleci, feodal ve kapitalizm. bu üçü sınıflılık bağlamında derin değişimler. ama devrim, alemi kapsayan sınıfsızlığın ifadesidir. bu bağlamda devrim bağlamında komünalden köleciliğe geçiş, yani sınıfsızlıtan sınıflılığa. bir sonraki muazzam devrimci dönüşüm sınıfsızlık.

    diktatörlük ferdi değil, sınıfsal kaynaklı kavramdır. burjuva olsun, sosyalist olsun iktidarın iki yönü vardır. diktatörlük asli veçhe iken, yerel ve uluslar arası şartların iteklemesinde demokratik görünüm kazanırlar. faşizm, nazizm keyfi, bir kişinin niyetleri doğrultusunda neşet etmiş ve yayılmış diktatoryalar değildir. yine sınıf orijinli, paylaşım arefesinde, büyük bunalımların vasatında en azgın ve vahşi diktatörlük tarzlarıdır. alman nazizmine, yahudi soykırımının eklenmesi meselenin rengini iyice değiştirmiştir. her otoriter rejimin lideri vardır. aslında normal demokratik koşullarda da, kimi bazı ülkelerde liderlik ağırlıklı önemdedir.

    biz de uzunca zamandan beri mustafa kemal ve diktatörlük meselesi gündemdedir. kimi çevreler diktatörlüğe akıl almaz özellikler atfederek, aslında amacın diktatörlükten ziyade garip ve anlaşılmaz kemal nefretinin ifadesi görüntüsü çizmektedir. mustafa kemal ve arkadaşlarının osmanlının çöküşü koşullarında üstlendikleri kuruculuk görev ve önderliğinin otoriter ve diktatoryal olmaması düşünülemez. ama bizde faşizm-nazizm yoktur. darbe koşullarında yaşanan ağır baskı, işkenceleri faşizmle ilişkilendirmek pek ilmi değildir. dünyada örneklerine rastladığımız faşist idareler hiçbir zaman rızayla gitmemişlerdir. ya 2. dünya savaşı gibi büyük yıkımla yada ciddi halk hareketleriyle.

    kavramlar niyetlerle oluşturulmaz ve anlaşılamazlar. şiddetli sınıf savaş süreçlerinde yaşanan her baskı faşizm değildir. ortak yanları yok mudur elbette var, hatta zorlarsanız nazilerin seçimle iktidara gelişi bağlamında demokrasiyle de irtibat kurabilirsiniz. ama en önemli mesele kullanılan kavramı, kapsamı itibariyle anlatmak ve elbette öncelikle anlamaktır.
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük