Ayrıca istisnasız herkesi "tekkaşlı" olmakla genelleyen hastalıklı bir algıya sahip kesimdir, öğrenmiş olduk! Bu vicdan sahibi (!) arkadaşlarımız, afili bir masaya oturduklarında hayvani bir içgüdüyle yemeklerine dalarlarken üstlerindeki "beyaz türk" kimliğini unuturken, beri yanda kurbanını kesip yoksullara dağıtanları da işkenceciler kapsamına almaktadırlar. Aynı vicdan sahibi kesime mensup kimileri, KFC'den rahatça tavuk menülerini alırlarken, o tavukların nasıl kesildiğiyle alakalı olmaksızın, Kurban Bayramı'ndaki kesim işlerini "boğazlama" olarak, hiç sıkılmadan tarif edebilmektedir. Beş yaşında gözünün önünde kurban kesilen, alnına kan sürülern kişilerin hepsi seri katil filan mı oldu da haberimiz yok? ya da görmeyenler çok mu ruh sağlığı yerinde insan oldular komple olarak? Geçin bunları arkadaş, 5-6 yaşındayken hepimiz Rocky Balboa'lar, rambo'lar izleyerek, daha okula gitmediğimiz yaşta kan döküldüğünü gördük de büyüdüğümüzde kurban kesme olayına vicdan mı yapar olduk?
işkence kısmına gelince, bunu zaten belirtmiştik başta, kaldı ki zaten böyle kesim yapan kişilerin kurbanlarının kabul olunmayacağı, pek çok kişi tarafından bildirilmiştir. Gözleri bağlı, ağzına tuz verilerek, dua okunarak ve bir darbede kesilen hayvanlardan, önce ayakları kesilip sonra kurban edilen hayvanlara gelmişsek, bu dinin değil, insanların suçudur. Araya "hümanist" bir arayüz koyarak insanların algısını değiştirmeye çalışmak ise en kaba tabiriyle, kendi çapında bir "fırsatçılık"tır.
Kalkıp buna rağmen birilerinin fetva vermeye çalışması da ayrı bir komedidir, o ayrı mesele. Hac'daki kurban ile normal kurban kesimi arasındaki farkı bilmeden atıp tutmakla nasıl bir şey hedeflenebilir çok merak ediyorum. Biri sünnet, diğeri farzdır ve hemen söyleyelim islam denilen kavram da sulandırılacak, oyuncak edilecek bir şey hiç değildir.