--spoiler--
üşenmeyin okuyun demeyeceğim. mümkünse okumayın. zaten şu anlatma işini hiç güzel beceremem. sadece bir yerlere dökmek istedim içimdekileri.
belli bir süre sonra da silerim büyük ihtimalle.
--spoiler--
lise 1'i 2. kere okuduğum yıl dershaneye başlamıştım. yeni arkadaşlarım olmuştu. ama içlerinden biriyle göz göze gelmeye çok korkuyordum. ona baktığım zaman bütün gün aklımda o oluyordu. ben de hiç bakmamaya çalışıyordum. gerçekten onu görmemek için çaba gösteriyordum.
lise 2 ye geçtiğim zaman sırf o aynı dershanede diye bende aynı dershaneye kayıt oldum. evet onu görmemek için çaba göstermeme rağmen onunla aynı ortamda bulunduğum düşüncesi beni mutlu ediyordu. biraz saçma olabilir ama öyle. bir şekilde bu kızla biraz muhabbetimiz oldu. zaman geçtikçe arkadaş olduk. onun sevgilisi oldu o ara ama kısa sürdü. muhabbetimizi samimiyetimiz bayağı ilerlemişti artık 24 saat mesajlaşıyorduk neredeyse. her derdimizi birbirimize anlatıyorduk. ama benim ona karşı olan hislerim gittikçe artıyordu sanki. geceleri rüyamda onu görüyordum, arkadaşlarıma sürekli onun ne kadar iyi bir insan olduğundan bahsediyordum. samimiyetimiz bayağı sürdü. ama ben ona karşı hissettiklerimi hala söylememiştim.
o yılın yazında bizim tatil semtine gelmişlerdi ablasıyla beraber. beni çağırdı biraz zaman geçirmek için. çünkü oralarda hiç arkadaşı yoktu haliyle sıkılmıştı. o gün oraya heyecandan nasıl dizim titreye titreye gittiğimi bir ben bilirim. akşam geri döndüğümde mesaj atmıştı. neden pek konuşmadın, çok suskundun diye. nasıl konuşabilirim ki elim ayağım dolanmıştı zaten.
lise 3'te o aynı dershaneye gidiyor diye yine bende aynı dershaneye gittim. sırf ona yakın olabilmek için. samimiyetimiz hala aynıydı. dışarıda pek görüşmüyorduk açıkçası ama hep mesajlaşıyorduk. ben ona hissettiklerimi söylemeye karar vermiştim artık. ama söyleyemedim. korktum. beni reddederse bütün samimiyetimiz, arkadaşlığımız kısacası her şey biterdi. bunu riske alamazdım. hem reddetmese bile ilişkimiz elbet bir gün bitecekti ve ben onu yine kaybetmiş olacaktım. vazgeçtim söyleyemedim. yeni kız arkadaşlar buldum kendime fakat hiç biri çok uzun sürmedi.
lise 4'te özellikle başka dershaneye gittim. sırf belki onu görmem de unuturum diye. kendime yeni kız arkadaş buldum. onunla ayrılıp yenisini buldum. onunla da ayrılıp yenisini buldum. o ara o kadar çok sevgili değiştiriyordum. çünkü hiçbiri beni duygusal yönden tatmin etmiyordu. sonraki ilişkilerimde aradığım şey artık duygusal yönden tatmin olmak değildi. açıkçası amacım farklıydı artık. aslında bu hoşuma gitmeye başlamıştı yavaş yavaş unutuyordum onu sanki. zaten hiç görmüyordum ki mesajlaşmayıda uzun süredir kesmiştim. ama artık bu yaşadığım ilişkilerden de sıkılmaya başladım. kendime uzun sürecek, doğru düzgün birini bulmaya karar verdim. bunun için belli bir süre bekledim. elbet o kişi beni bulacaktı. ve buldu. yeni bir ilişkiye başlamıştım. açıkçası ilk defa ondan başka birine karşı bişeyler hissetmeye başlamıştım. güzel bir ilişkim vardı artık. onu unutmuştum. hatta aklıma bile gelmiyordu. yeni sevgilimi 4-5 ay sonra aşık olma derecesinde seviyordum. o da beni seviyordu. o kadar iyiydi ki beni hiç kırmaz bir şey istersem ne koşulda olursa olsun yerine getirirdi.
nihayet 5 yıllık lise hayatından sonra üniversite başladım. kız arkadaşım da benimle aynı yeri kazanmıştı. ayarlanmış bir şey değildi. tamamen tesadüf. ne kadar sevindiğimizi anlatamam. herşey yolunda gidiyordu.
ta ki o bana "nasılsın?" diye mesaj atana kadar. "iyiyim. sen nasılsın?" dedim. "kötüyüm" dedi. bir hastalık geçiriyormuş bu yüzden kötü bir dönem yaşıyormuş. bi kaç gün mesajlaşmaya devam ettik. konu eskilere geldi.
"neden bana mesaj atmaz oldun?" diye sordu.
"sorma" dedim.
"ama sordum." dedi.
"içimde olan bir şeyleri öldürmeye çalıştım" dedim.
"keşke çalışmasaydın" dedi.
"öldürmeseydim acı çekerdim" dedim.
"ama ben içimdekileri öldüremedim sanırım" dedi.
o an ki duygularımı anlatamam. neler hissettiğimi, neler yaşadığımı anlatamam o an.
onun "ama ben içimdekileri öldüremedim sanırım" cümlesine karşılık olarak hiçbir şey söyleyemedim, soramadım. korktum. onunda belki de benden hoşlanma ihtimalinden korktum. bu cümlenin altından böyle bir anlam çıkarmaktan ve bu anlamın doğru olma ihtimalinden korktum.
neden mi?
çünkü o güzel ilişkim hala devam ediyor. hala birlikteyiz. hala mutluyum hala aşığım ona 8. ayımızı bitirdik.
bu güzel ilişkimin ağzına sıçmasından korktum.
edit: ilişkimizde 3. yılımızı bitirdik. Hala çok mutluyuz. tabiki ufak defek problemlerimiz oluyor ama bunlar tuzu biberi. seneye de üniversiteden mezun oluyoruz. şu an bu entry'i okumasaydım o kişi aklıma bile gelmeyecekti. çok da önemli değil bu harika ilişkimi kimsenin bozmasına izin vermem. siz siz olun sizi yıpratan şeyleri asla içinizde barındırmayın. bir şekilde yok edin onu.