geçen senelerdeki maçlara benzer maç olmuştur.
beşiktaş yine aynı gazla iki yarıya da hızlı başlamış, golü de bulmuştur.
sonrasında fener dengeyi ve arkasından üstünlüğü kurmuş, pozisyonlar yakalamıştır. beraberlik gelmiş, son dakikalarda da mutlak bir pozisyon kaçmıştır. bu gol olsa, fener yine alışılageldiği üzere inönü'den galibiyetle ayrılacaktı.
fener malum şike düzmeceleri yüzünden niang ile lugano'yu satmak zorunda kalmıştı. bu maçta eksiklikleri hissedildi. lugano korner atışları sırasında defansı dağıtma, niang ta forvette, ilerde topu tutma konusunda yetenekliydi. bu iki futbolcu olsa, fener yine geçen seneki gibi bu maçı da inönü'de kolay kazanabilirdi.
öte yandan herşeye rağmen, fener geride olduğunda panik yapmama ve umutla oynama konusuna artık iyice alışmış. bu hem taraftarına ümit veriyor. hem de rakibi korkutuyor. maç bitmeden kimse fener'e karşı galibiyetten emin olamıyor. fener taraftarı da takımından emin oluyor. bu çok önemli bir meziyet. büyük takım olmanın belki de pratikteki karşılığı.