Diyelim ki, aşk acısı. Herkes, en azından hayatında bir kez olsun, bu acıyı yaşar. Ama yine de, herkese uygulanacak rahatlatıcı bir reçete çıkartamıyoruz. Reçeteden ziyade kişinin kendisine uygun çıkış yollarını aramasını sağlayacak bilgiler verilebilir mi? Bazı durumlardan çıkmamız da gerekmiyor. Aşk acısını yeterince çekmemişseniz, benzer acıları tekrar çeker duruma düşmeniz çok mümkün. Üstelik, reçete dediğinizde, aslında aranan reçete çözüm reçetesi değil; insanlar, aşkın acısını dindirmekten ziyade, sıkıntı çekmemenin reçetesini arıyor.
Yorulmamak mümkünse, yorulmayalım diye. Bu biraz da emekten ve zahmetten kaçınma kültürünün, aşk acısını çekiş tarzımıza bile egemen olduğunu gösteriyor.