hani vardır ya: içiniz yandığında yaz gecelerinin uyku aralarında kalkarsınız yataktan. rüzgar açık pencereden tırmanır ve perdeyle sevişir. perdenin uçları aldığı zevkten kenardaki saksıyı devirir. boşalır toprak yere.."siktir et sabah temizlerim" dersiniz. mutfağa yönelirsiniz. ağzınızda, miskin ve ötmeyen bir kuşun açmış gagasıyla. buzdolabı kapağı elinizi öper. açılır ardına kadar size ücraları..soğuk su. işte orada, biraların hemen yanında. pırıl pırıl boş cam bardağa tepeden doldurulan su daha bir susatır sizi. taşacak kıvama kadar fışkırır ama taşmaz. sonra etrafı buğulanır bardağın..sonra..işte hayat..su hayattır lan..neyse.
şimdi sen geceyarısı ansızın kapıma dayanan güzel dilber: kalbini benimle doldurduğundan beridir, "kahve bahane sevişmek şahane" mottosuyla nice nice zamanlarda ansızın kapımı gelirsin..işte ben süpriz diye buna derim.seni şuh hırsızı. seni seni yaramaz. kalbin dolu ama vajianan boş bilirim. sonra bunları ters yüz etmeyi de sen ne çok seversin! boş vajinanı doldurup kalbindeki eski sevdaları almak. en sevdiğim, sevgilim.
- boş kalmasın kadehler aribracığım..
+ hayır tatlım.. boş kalmasın tabağın!
- peki..