bugün bir karasineği öldürebilmek için 3 saat harcadığımı itiraf ediyorum.
saat sabah 08: 00 suları... mışıl mışıl uyuyorum( rüya bile görüyordum) . daha sonradan olaya 2 tane karasinek dahil oldu. vız vız vız. yaptığım ilk hareket nevresimi üzerime çekmek oldu ama nafile bana temas edemeseler de rahatsız etmek için ellerinden geleni yapıyor deyuslar. tabi ben de boş durmuyorum yastıkla vurmaya çalışmalar, kolumu havada savurmalar filan. saatte 8 km hızıyla bana karşılık vermeye çalışıyor yavşak; bir de üstüne üstlük karşı atağa geçiyor.
bu kadar eziyetten sonra uyuyabilmem mümkün değildi. evin içinde bir kovalamaca başladı, herkes de uyuyor sabah sabah. neyse açık kapıları kapattım benim odadayız ben ve o 2 karasinek. ne yapayım ne yapayım derken camı açtım öldüremiyorum bari dışarı çıksınlar diye. uzun bir uğraş sonucunda birini uzaklaştırmayı başarabildim ama diğeri fazla zekiydi. kafayı benle bozmuş, keçi gibi de inatçı. bir süre sonra pes ettim yorulmuştum ama o yorulmak nedir bilmiyordu. ben de kumandayı alıp televizyonu açtıktan sonra hayallere dalmış halde buldum kendimi. aklımdan kanatlarını kopardıktan sonra başına ip geçirip köpek gibi süründürmek geçiyor. böyle tv izlerken de 2 saat geçti ve sonunda sinek ondan beklediğim hatayı yaptı, gitti perdeye kondu. gözlerim altın görmüp korsan gibi açıldı. sinsice üstüne yürüdüm. bordo ila mor arası renkli gözleriyle bana bakıyordu, aniden perdeyi iki ucundan tutup sineği bir köşeye sıkıştırdım. hiç kaçar yolu yoktu ölecekti ve ezilerek de öldürüldü zaten. şimdi perdede sineğin kan lekesi var ve annem bunu bilmiyor ama er yada geç açıklayacağım bu durumu hehe.
sineğe yapmayı düşündüğüm işkence hayallerim suya düştü ama zaten onu öldürebilmek benim en büyük hayalimdi. artık çok mutluyum.